suskun
nicedir buruk rengi dudakta
suskun kelimeler hecelenir uzaktan bir ses serabıdır duyulan hangi yöne baksan gece katran karası sessizlik ilikleri dolduran kimsesizlik yerle gök arası hüzün sağır penceresiz oda kapısı duvarı bir ne ışık sızar içeri ne kanar gölge sızarsa dışarı renksiz hiçlik işaretidir silik nabzın hangi kuruntu sıyrılabilir zincirlerden zemheri bağdaş kurmuş ağustosun göğsüne neşe donmuş sevinç kaybolmuş tebessüm uçuk hangi yüze baksan şarjör boşaltır üstüne şu perişan havada cenazesi var sevginin gece sığınak gece limandı eskiden kederi kader yapmak tüm çabası şimdilerde çırpınışlar boş kapılar sürmeli zira gündüz kurulan hayali boyadı rengine kabus menüsünde ısrarlı gündüz gece olmaya kararlı dostlar düşmanlarla bir artık umut hangi karadelikte nicedir böyle buruk renge esir kimsesiz susku kalır yapayalnız |