ER MEYDANI
Er meydanına hey yiğitler çıkar
Bakarsın haline gönüller yakar Kurtlar uluyunca çakallar kaçar Meydanlar yiğide dar gelir paşam Yollar uzar gider menzile varır Yağmurlar yağınca deniz kabarır Kurt uykuya yatar çakal dolanır Gecenin şahidi olmaz be paşam Işıklar yanınca maskeler düşer Kurdu gören çakal inine kaçar Erken kalkan yiğit dağları aşar Kuşluk vakti gece kaybolur paşam Ok ile yay sesi kulak çınlatır Zalimlik yapana vurun kırk satır Yaşlıyı görünce sorulur hatır Edeptir insanın hamuru paşam İyi at bellidir ak yelesinden Şaha kalkışından ayak sesinden Hızlı koşmasından kişnemesinden Bakarsan bağ olur demişler paşam Yiğit belli olur bilek gücünden Çölde kaybolsa da ölmez acından Mutlu olmak için vazgeç öcünden Silah belde tetik düşürmez paşam |