Eğitim Sorunları
İnsanlık adına hangi saygın ifadeye bakarsanız muhakkak ki talim terbiyenin önemine vurgu yapan bir birçok ifade bulursunuz ;Atasözleri ,Deyim ,Menakıp,Asar,Hadis ,Ayet vs. Ancak ne acıdır ki bütün bu ehemmiyete rağmen gelişme sürecine girdiği halde ülkemizin eğitime katkısı yüzeyseldir,sayısaldır bir derece öğrenmeye yöneliktir,eğitimde kalite ve keyfiyet ,üzüntüyle belirteyim ki yer yer ikinci planda yada hiç kale alınmamaktadır.Bir ilköğretimin başarısı ortaöğretime yerleştirdiği öğrenci sayısıyla orantılı olarak değerlendirirken ,Lisenin başarısı Yüksek öğretime kazandırdığı başarıyla ölçülüyor,Hani bu sürecin adı Eğitim Öğretimdi kimse demez ki şu bu kurumda herhangi bir kavga gürültü oluşmuyor,saygın insan yetişiyor dolayısıyla bu yönüyle başarılı bir kurumdur, bu yönüyle bir okul milli eğitim camiasında kale alınmıyor, birileri okulu adına böyle bir başarıdan bahs ederse bazıları ”okulunun başarısızlığını gizliyor” diye bıyık altında gülüyor.Genel liselerin öğrenci profilini ele aldığınız zaman taş çatlasa akademik başarısı %10’u geçmez peki %90’ı başarısız mı? Eğer dirayet sahibi kendini ifade edebilen,mert dürüst ve de medeni cesarete sahip insan yetiştirmişseniz fevkalade başarılısınız,ki bir çok okulda bu başarı oranı önemsenecek orandadır,bu özellikleri öğrencinize kazandıramamışsanız o zaman okul misyonunu yerine getirmemiştir. beni üzen taraf milli eğitimin bu konuda bir kriterinin olmayışı tabi bir İslam toplumunda ladini bir eğitim sisteminde adam yetiştirmenin kolay olmadığını b da belirtmek lazım. hal bu ki İslam dini hem dünya hem de ahret dini olup tüm insanlık alemi ona muhtaçtır .
Ben orta okulu dışarıdan bitirirken din kültürü dersi seçmeliydi, istemiyorum diye bana dilekçe verdirdiler,bu gün bile okullarımızın %90’ında din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni yok,vatandaş bundan dolayı okula ters ters bakıyor, halbuki her vatandaşın alması gereken bir derstir..Ayrıca ikisi de eğitim kurumu olmasına rağmen cami ile okul arasına engel konulması da her iki kurum için de büyük bir eksikliktir.
Bu kısa girişten sonra eğitim öğretim sorunlarına değinmek istiyorum.
Doğu ve Güneydoğuda eğitim sorunları:
1-Öğretmen sorunu
Yerli öğretmenlerin politikleşmesi;Bölgemizde bir çok öğretmen politiğe olmuş,sabah akşam ekmeğini yediği devleti eleştiriyor,mesleğinde kayda değer bir yenileşme yok ne okuyor ne yazıyor boş boş konuşarak zaman öldürüyor
Öğretmenin artık yer değiştirmemesi
Öğretmen üzerinde bir müeyyide yok ,memlekete bir yerleşti mi artık yerinden et edebiliyorsan. başarılı başarısız maalesef okula gidip geliyor olan da öğrencilere oluyor eğitim öğretimin kalitesi düşüyor.
Çözüm :Öğretmen eğitimi
Ücretli ve vekil öğretmen sorunu
Büyük oranda başarısız olup sınıfı doldurmaktan başka katkısı olmayan bir uygulamadır bu ücretli ve vekil öğretmenlik uygulaması eh işte vatandaş üç beş kuruş para kazansın diye yandaşlarına iş buluyorlar o kadar tabi az da olsa başarılı kimseler de vardır,
Çözüm:Öğretmen eksiğini bir an evvel gidermek
2-Yöneticilerin sorunu
Sınavla atanan müdür yardımcıları,
Sınavla atanan müdür yardımcıları maalesef idarecilik vasfından yoksun bir çoğu üstelik okulun işleyişine müdahale ediyorlar devlet memuru terbiyesinden yoksun kimselerdir bu vesileyle hem müdüre sıkıntı oluşturuyorlar hem de öğretmenleri rahatsız ediyorlar eğitim öğretime zarar veriyorlar.
Çözüm :sınavla alınan müdür yardımcılarının en azında bir aylık bir kursa tabi olmalar ve bir yıl stajyerlik sürecindeki.
Okul müdürlerinin sorunu
Dünya bir değişim ve gelişim içinde müdürlerim ekseriyeti gelişmeye bir şeyler öğrenmeye kapalı eski klasik usulle idarecilik yapıyorlar
Çözüm :İdarecileri günün şartlarına uygun hale getirmek için her yıl en az bir hafta uzmanlar eşliğinde seminerlere tabi tutmak.
Şube müdürleri ve daha üst müdürler
Bu göreve gelenlerin çoğu yaptıkları en bariz iş okul müdürlerinin başında amirlik yapmak halbuki amir kavramı güvenlik alnıyla ilgilidir eğitim kurumlarında idarecilik kavramı ön plandadır
Çözüm:Okul Müdürlerinin kendisinden şikayet ettiği idarecilerin yerlerinin değişmesi,bu da performans değerlendirmesi formlarının verdiği sonucun değerlendirilmesiyle mümkündür
NOT:Dev bir kurum olan Milli Eğitim Bakanlığımızın değerlendirme kriteri özelliğinde bir form oluşturmaması da af edilemez bir eksikliktir.Başaramıyorsa evrensel bir formu dilimize çevrilebilir.
3-Veli sorunu
Velinin eğilmemiş olması,
Bölgemizde okumayan veli oranı bir hayli fazla okuldan maddi manevi bir fayda görmeyen bir insanın okula katkıda bulunması beklenemez,hatta okuldan çekiniyor,öğretmenle konuşunca kekeliyor Kürtçe kendini ifade etme cesareti yok bunların hepsi ayrı bir sorun
Velinin hayata bakış açısı,
veli devletin kurumlarından kayda değer bir fayda görmemiş ilk gördüğü fayda ŞNT adı altında aldığı maddi katkıdır o da öğrenci başarılı olmuş olmamış pet önemsenmiyor maalesef dolayısıyla öğrenin başarısı için veli bir çaba içine girmiyor.
Veli -okul işbirliğinin yetersizliği,
Veli okula, öğrenciye ilgi göstermeyi asil görevi alanında görmüyor, bu büyük bir sorundur. halbuki okul ,veliye hayırlı bir evlat,topluma yararlı bir paydaş, devlete kaliteli bir vatandaş yetiştirmekle yükümlü yardımcı bir kurumdur.Ama ne çare ki, veli de toplum da devlet de okula ciddi bir ilgi göstermiyor.
Okul aile birlikleri sorunu,
Bölgemizde okul aile birlikleri sadece kağıt üzerinde vardır,tektük okullar hariç,halbuki okul idaresinin ençok yardımına ihtiyaç duyduğu bir oluşumdur,
Çözüm:Veli eğitimi, veli eğitimi,veli eğitimi…
4-Ekonomik sorun
Fakirlik-fukaralık:
O kadar ciddi bir sorundur ki üç kuruş ŞNT katkısını almak için veli çocuğunu okula gönderiyor buna bir çare bulmak gerek,vatandaşı aç ve açıkta olan bir devlet medeni bir devlet olabilir mi?Hani fakir bir ülke olsak amenna halbuki birçok paramız gereksiz yerlere harcanıyor terörle mücadele gibi kimi yeteneksiz kimseler bunun hala devamından yana…
Sağlık sorunu:
Sağlıklı beslenmeyenin salığı olur mu?belli bir yaştan sonra hastası olmayan ev kalmıyor, iyi ki yeşil kartlılar ilaç katkısını da alınca bir derece hal oldu ama “koruyucu sağlık tababeti” işlevsel hale gelmedi,önemli olan vatandaşımızın hastalanmasını önlemek,
5-Siyasi sorun
İnsanlarımızın politikleşmesi:
Atıp tutmak,Eleştirmek,verip veriştirerek maalesef vatandaş yararsız bir alanda enerji kayıp ediyor,bölgede etkili olan iki parti de eğitim öğretime bir katkıda bulunmuyor,bu konuda rehberlik etmiyor,mevzuyu önemsemiyor.
6-Mülki amirlerin eğitime ilgisizliği
Eğitim işi uzun erimli bir iş olup 7 yıl 10 yıl sonra verim verdiği için mülki amirler bu konuy fazla ilgi göstermiyor,bir büyük şehir ilimizde 48 tane lise müdürü valilikte toplantıya çağırılmış il valisi gelip bir merhaba demiyor,özel kalem müdürüne işi bırakıyor mesele de okul sınıf başkanlarıyla verilen yemek davetiyelerini dağıtmak 50 bin gencin sorumlu müdürleri mekamınıza teşrif etmiş onlarla paylaşacağım bir sorunun yoksa sen iskele valisisin demek…..
Örnek bir vali,
Birkaç yıl önce Burdur ilimize atanan bir vali bakıyor ki Burdur OKS sınavında 13.sıradadır,Milli Eğitim Müdürünü çağırıyor diyor ki başarımızı daha yükseğe çıkarmak için ne yapabiliriz? Müdür bey bilindik sorunları sıralıyor, Vali diyor ki Ya müdürüm boş ver bunları sen Türkçe, Matematik, Fen ve Sosyal de en başarılı 4 öğretmenini bana gönder bu zümrelere 4 gün vererek onları dinliyor ve diyor ki sizi bir yıl boyunca görevlendiriyorum derse girmek yok bu dört branş öğretmenlerine başarmanın yollarını anlatacaksınız,ertesi yıl 5.sıraya bir sonraki yıl Türkiye birinciliğini elde ediyor Burdur ilimiz
Gerçi velisi ilgili, öğrencisi az bir ilimiz ama yine de bu çalışma olmasaydı geriliyebilirdi de değil mi?
Netice İtibariyle:
OKULLARIMIZ VAR, ÖĞRENCİLERİMİZ VAR, ÖĞRETMENLERİMİZ VAR VE BİZ KAYDA DEĞER BİR BAŞARI ELDE EDEMİYORUZ,YAZIK Kİ NE YAZIK!....
e.kaya
YORUMLAR
Yazı çok güzel.Tespitler yerli yerinde.Yalnız problem yine bizlerde.Yani insan mefhumunda.Yapılacak iş öncelikle fayda ve maliyetler zincirinde ele alınmalı.Gerekliyse ki eğer ; eğitim söz konusu ise gerekli.Bütün unsurlarıyla ele alınmalı.Bileşenleriyle yani.Sonra mevcut eğitim irdelenmeli.Kaynaklarla örtüşüp örtüşmediğine bakılmalı.Ve yatırım buna göre yapılmalı.Eğitimin en önemli unsurlarından biri de eğiticiler ve öğreticilerin birikimleridir.Onlar bir kere öğrenmeyi ve öğretmeyi bilecekler ki öğrenenler de daha iyi verileri alsınlar.boş kalabalık verilmemeli özü verilip araştırmaya sevkedilmeli öğrenci.Masal kısmı 06 yaş gurubundan yukarı çıkmamalı.Kutluyorum yazan yüreği efendim.saygılarımla.