Sayın arkadaşım şiirdeki kahramanınız,bir sevgiliye şiddetli bir tutkuyla bağlanmış, ama bir süre araya bir ayrılık girmiştir. Bir dargınlık, soğukluk ya da mecburiyetlerden kaynaklanan bir ayrılık süresi yaşanır. Bu süre içinde kahraman sevgilisinden kopamamış, onu unutamamış, tam tersine ona olan bağlılığı daha da artmıştır. Sürekli onu düşünmektedir.çaresizlik içinde kıvranıyor.bence bir an evvel toplanıp kendine gelmesi lazım.hayatta yaşanacak o kadar güzel şeyler var ki arkadaşım.çok güzel bir şiirdi. Kutlarım.Şiir çok güzeldi.Allah'a emanet olun arkadaşım.Selamlarımla

Türk dili ve edebiyatı öğrencisi olduğumda anladım ancak,
şiirlerin nasıl şekillendiğini ve nasıl yazıldığını, şairlerden biri her ne kadar
"her şiir şairini anlatır" demiş ise de...

1980'li yıllarda merak salmıştım şiire, evde cep-cebe denen kumaştan yapılma
alt alta sıralanmış ceplerden oluşan bir duvar süsü mü desem, yoksa çokça iğne, iplik
ve benzerlerinin muhafazası için kullanılan oldukça kullanışlı saklama kabı mı desem
bilmiyorum...

Her neyse, yakın kültür çevresinden olanlar mutlaka daha doyurucu açıklama yapacaklardır.
İşte o cep-cebe'de bulduğum minicik bir defterdi şiirlere merak salmama sebep ama o zamanlar
yani 9-10 yaşlarımda sadece okumakla yetiniyordum...

Sonraları okumak yetmez oldu, hasbelkader yazmaya da başladım, yazdıklarım güzel mi derseniz
henüz değil...En başa dönecek olursam, okuduğum her şiiri şairi ile özdeşleştirir şiirde verilen
duygu kadar üzülür ya da mutlu olurdum...Şiiri sanki şair yaşamış gibi bazen aferin der bazen de
kızardım...

Ne zaman ki edebiyat bilimi öğrencisi oldum, aslında şiirin çoğunlukla bir kurgu ve hayalden
ibaret olduğunu anladım...Yanı sıra iletişimde, "sen dili, ben dili" kullanmanın art ve eksilerini...

Değişik dönemlerde yazılan şiirlerle günümüz şiirlerini karşılaştırdığımda sayın Halil Şakir Taşçıoğlu'nun
kullandığı şiir dilinin zarafeti önünde ancak eğilinir...Öyle ki, şikayetler, alt perdeden ve ben diliyle
aktarılıyor, "SEN"e yönelmeden, şikayet olsa da öyle zarif söylüyor ki, insan şikayet olduğunu neredeyse
anlamıyor bile....

Bizde hep düşük ton uyum, yüksek ton azar gibi algılanır, oysa düşük ses tonundaki azar çok daha etkindir...
Algı meselesi elbet...

Kısacası şahane ötesi bir şiirdi, saygıyla kutluyorum...