Kelebek adımları düştü altın tozlu kumsalına şehrinin
Sessizliğe karıştı bakır hızmalarının rüzgar oyunları
İpek örtüsü gezinirken kıvrımlarında, rüzgar yolunu kolladı
Kızıl kınadan derin dövmelerine varma zamanı

Ah!!!
İncecik bir kağıt gibi beyaz ve titrek şimdi
Hiç gelmeyen gemilerine demir atıyor bakışları
Aşkı dövdüğü zırhlarında ordularının
İsmi geziniyor
Ahh!!
Ki
Ahh..

Acıyor canı siyahımın ...

Küçük avuçlarına sakladığı minik parmakları
Kader çizgilerini kanatıyor ,sımsıkı
Damla damla ,düşüyor koca bir hayat
Ayaklarının dibine
kırmızı toprağı


Nefesi çarpıyor neyin duvarlarına
Bak dinle!
Ney bile kıvrılıyor beli gibi belli
Siyah saçlarında doğuyor ay
Siyahım ay gibi beyaza dönüyor rengini belki

Yeminler gizlenirken toprağın soğuna
Saklanan bir yılan gibi
Uzaklaşan çıngarığın sesıne uyanıyor
İncilere gebe midyeler
Yüzü kıpırtısına düşüyor dalgaların
Saçlarını rüzgar dağlara taşıyor
Kadın gibi durup ,çocuk gibi ağlıyor siyahım

Derin bir pişmanlık mezarlığı dudak kenarları
Ses etsem bükülüp kalacak biliyorum
Ağlasa boğulacak anıları gözlerinin altında
Kadın gibi durup çocuk gibi sarılacak

Ahh!!
Gece boylum
Kum dudaklım
Toprağımın kokusu
Kuş kanadı
Yarım akıllım
Ses etmeyın ,sessizliğine
Yerli yersiz benlerine
Gözlerinden çıkmak var ken beyazına sabahın
Küskün ..

Acıyor canı sıyahımın.


"Can Atilla -Sultanlar Aşkına Albümünden -Cariyeler ve Geceler parçasından esinlenilmişitr."