GURBET TÜRKÜSÜ

Ay geceye damgasını vurunca,
Seni, anıları, yalnızlığı yaşarım ışığında
İnce ince bir sızı kaplar içimi,
Gecenin karanlığında,
Kabus gibi, seni saklayan
Bulutlar yok bugün gökyüzünde
Her şeyi katmış güzelliğine, ay ışığı,
Kırmızıyla turuncu arası bir renk
Renkler cümbüş çalıyor sanki,
Makyajını tamamlamış gökyüzü,
Yıldızlarsa elmas gibi, ışıl ışıl parlar
Gecenin içinde seni bulmam için
Yakmışlar sanki.
Sen eşsiz bir yıldızsın,
Gökyüzünde olmayacağını biliyorum ama
Belki yıldızlar arasında gizlenmişsindir,
Diye bekliyorum, arıyorum her gece,
Özlüyorum, hasretlik şerbetini içtim
Acısını tattım,
Hiç yaşamamıştım bu duyguyu
Hiç böyle düğümlenmemişti boğazım
Böyle sulanmamıştı gözlerim
Bu kadar sızlamamıştı sol yanım
Böyle beklediğim olmamıştı, şimdiye dek
Kuşların cıvıltısını böyle duymamıştı kulaklarım
Gurbet türküsü söylüyorlar sanki, yanık yanık
Yoksa şiirler mi şakıyorlar,
Hiç bu kadar derinden hissetmemiştim,
Her şey seni anlatıyor,
Her şey seni hatırlatıyor bana,
Çiçekler güzelliğini sergiliyor,
Senin güzelliğine inat,
Kuşlar şarkımızı söylüyor bak
Ağıtlara inat,
Duydukça nağmeleri,
İçimden, yüreğimden bir şeyler kopuyor
Sana hasretlikten bağrım ağrıyor,
İnan bir tanem, inan
Senden başkası olmasın,
Beni, ne arayan, ne soran
Öyle bir dünyam olsun istiyorum ki
Seninle doğdum seninle son bulan
Seninle son bulan
Seninle son bulan.

Emin ÇELİMLİ - AYDIN