Yazarsam ne olacak herşeyi de bilemem
Sınırları aşmadan öyle yazmak olmazki
Dobra yazmak lazımken ince ince dilemem
Bazen kabalaşmadan öyle yazmak olmazki

Yare yazsam aşkımdan methiyeler de düzsem
Yar bahar yeşiliyken ben hazansam ben güzsem
Tüm lugatı tarayıp en uygununu süzsem
Gönlüne sırnaşmadan öyle yazmak olmaz ki

Yar her şeyim her yerim gözüm ile kaşımda
Havam suyum ekmeğim ocağımda aşımda
O her zaman her yerde her an yanıbaşımda
Yanına yaraşmadan öyle yazmak olmaz ki

Bir fikirin ardından yıllar yılı hep koşsam
Kalabalık içinde hep o fikirle coşsam
Ne yapsam ne etsem de ben o fikirce boşsam
O fikre ulaşmadan öyle yazmak olmaz ki

Emeksiz bulduğumla hep günleri geçirsem
Geleceğin yanında hep dünleri geçirsem
Rağbet görende ele hep önleri geçirsem
Üğrunda uğraşmadan öyle yazmak olmaz ki

Afili urba değil kendimce eski çulsam
İnancımda doğruyu doğru yerinde bulsam
Din taciri olmayan gariban bir tek kulsam
Tacire bulaşmadan öyle yazmak olmaz ki

Sinede gariplikten son raddesinde bezsem
Yan cebi dolduracak zengin saraylar gezsem
İki satır içinde bin bir menfaat sezsem
Doğruluktan şaşmadan öyle yazmak olmaz ki

Üst taraftan asalak börtü böceği yazsam
Bahçemde kötü kokan her tür çiçeği yazsam
Dalkavukluk yapmadan sade gerçeği yazsam
Yanlışa sataşmadan öyle yazmak olmaz ki

Varlığa az yaklaşmak serde olan hiçimden
Sıyrılıp ıraklaşmak belli olan biçimden
Deryalara ulaşmak gelse bile içimden
Dar kabımdan taşmadan öyle yazmak olmaz ki

Çok düşünüp taşınıp fikri doğru dermeli
Gönül gözüyle bakıp kadim sırra ermeli
Kendimce bu fikire hakkını da vermeli
Kendimle uzlaşmadan öyle yazmak olmaz ki

Dişhekimi/Gazeteci Sedat Celil Bullalıoğlu
19 Eylül 2014 Dikili