Hüzün bulutuyum Nar çiçeğim
Hüzün bulutu!..
Nem çekmişim yıllar boyu
Yağa yağa bitmiyorum.
Şimşeklerim çakar birden
Boşalırım her mevsimde
Serin olur mart, nisanda el yakarım ağustosta.

Yanardağı bilir misin?
İçten kaynar lav şerbeti
Toprak ana dayanamaz
Zirvesinden patlar arşa kurşun gibi yükselerek,
Yere düşer maden koru
Dalga dalga süzülerek, etekleri yıkıp geçer.
Canlı, cansız tüm nesneler
Hardan alır makus payın
Gün, saati yazılmıştır
Nefes alan her adayın.

Korkuyorum!.. Nar çiçeğim...
Renklerini soldurmaktan.
Yüklendiğim gam yüküyle acılarla boğuşurum.
Gözyaşımı görme diye
Saklıyorum beni senden
Kırk bin sayfa hayatımdan
Bir düzine açılmadı.
Sırılsıklam sardığında dua et ki yağmayayım.
Mutluluğun doruğunda
Dertlerimle boğmayayım.

Of Nar çiçeğim of!..
Düşünsene herkes dertli göz boyayan süslü handa
Bulunmuyor sır katibi
Anlatmayı çok denedim
İlk cümleyi bitirmeden boğazımda düğümlendi
Muhatabın serzenişi.

Tek kelime konuşmadım.
Gök kubbeye hüzün yüklü milyarlarca bulut ağmış.
Bir döngünün içerisinde
Habersizce tur atarlar.
Aldatıcı görüntüyle
Gülümseme yaratırlar.

Boş ver geçer Nar çiçeğim
Bugüne dek neler geçti.
Takmıyorum Hiçbir şeyi
Senle doğdum senle varım.
Tek bir kula yok zararım.
Hızla döner zaman çarkı
Açtım umut yelkenimi,dalgaları dövüyorum
Zorlukların inadına
Yaşamayı!..
Yaşamayı seviyorum...