SİYAH BEKLEYİŞLER
Davudi bir bekleyiş ve renkli yarınlarda sen,
Zeburunu kaybetmiş bir hanefiyim, zayidir hep ihlâslar, Tevazu göster ey kalp! Boşunadır hep çabalar, Çırak kalpte yanan ateş nedir, ustasını arayan semender, Semender yalnızlığımda kül tutmuş hevesler, Paşa gönlün de demlediğim çaylar siyah, Siyah bir dua, siyah bir kadın, siyah ikrahlar… Devletinde cihatlar bitmez, kalelerde merhum başlar, İlmini satılığa çıkarmış hocalar, mektebi yarım kalan ben, Ali sınıfında alfabem kirli, umutsuz düşlerim ve Sen, Bilmezdim senin de çığlığın kiralık, Ben bilmezdim emlakçı kalpleri, tüccarmış âşıklar… Eflak ve Boğdan, geçtiğin beyliklerde zengin itiraflar, Kalbimin karanlıklarına in, görürsün orada beyaz kuşları, Baharlar geç geldi evime, erik çiçekleri açmaz oldu ruhuma Heybetli duruşlar, dağ eteklerim sisli, sislidir sürüler… Çobanlığım yezid, yezidi bir yürüyüş ve yorgun uyanışlar, Kazancı eksik, hesabı fazla bir dergâh yalnızlığındayım, Suhtesi yaralıdır, müderrisi fakir içe kapanışlar…. Kervancı dur biraz, daha Leylası geçmedi Mecnun bekleyişlerimin, Kalbimin karanlıklarına inin, görürsünüz sahte yaşları, Edep dilenen rüştü yarım bir edibim, edip yalnızlığım, Ben açlık çukurunda kaybettim hissiyatımı, Atım siyahtı, siyahtı derin umutlar, siyahta aradım kalbimi, Tamiri imkânsızdı, bozuk feryadımda gezinir ziyalar, Ben vahyini yitirdim imdadının, karlı bir tepede yedim helvamı, Şimdi firaklarım hangi ölüye ağlıyor, sonsuz kubbe altı dualar, Kalbimin karanlıklarına inin, belki oradadır hülyalar… |