0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
22
Okunma
Gözlerinin uçurumlarından düşüp de
tutunduğum her an,
bir “Nihal” isminin sırlı harflerine sarılıyorum.
Nihal’im…
“Nihayet”teki
“Lâm” gibi,
sonsuzluğun eşiğinde titreşen bir elif…
Sen, adınla bile bir remizsin;
“Nihal”,
nihayetsizliğin dallarından süzülen bir tesbih tanesi…
Her hecesi vahdetin sırrına işaret.
Seni sevmek;
bir mürşidin aynasında kendini seyretmek gibi…
Gülüşün, âlemin tohumu;
bakışın, Hakk’ın nazarı…
Bana baktığında,
tüm yaratılmışların perdesi aralanıyor.
“Nihal” isminin içinde
“Hâl” saklı; her hâlim,
seninle bir halden hâle geçiş…
Seninle her karşılaşma, bir mi‘rac;
her ayrılık, tenzih sırrı…