1
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
236
Okunma
Gemileri yakmalı Sadık,
Karartmalı gözleri...
Yanmalı; yanmalı ve uyanmalı
Ateşin sulhü su’da, esrarın kuyuda
Çarşılar - Pazar oldu da; nerede nida
Uyanmalı sadık; uyanmalı ve yanmalı...
Son han’ı nazar kılmalı
Ki , değil miyiz, kimsesizler yurdunun
senedsiz bir bekçisi
Olsaydı bu dünya bekâ ;
Olmaz mıydı Efendiler Efendisi
Kaybetmek üzereyiz hakikat baharını
Körler bahçesine gül tohumu ekmek, nedir?
Keskin eyle nazarını ;
Gör sadık, düşledikleri sanat ecel pençesindedir
Katipliği ona kalsın( dünyanın ), kalk da yol alalım
Saati bilinmeyen seferler bizi bekler
Kalk sadık, kapıya edeple varalım
Günah ve kusur ile; aşikar bu sır ile
Nefsimizi gömmeye kazma ile kürekle
Açılacaktır bize elest bezm’in kapısı
Divana yüzü kara gitmeyelim, kalk sadık !
Bu âlemin hepisi bir nefes ; bak sadık!
Kıralım nefsimizi, seyrimizi alalım
Bu alem bizden çıkmaz, biz alemden çıkalım
5.0
100% (1)