2
Yorum
8
Beğeni
4,6
Puan
103
Okunma
Koza-i Sır 🕊️
İçimde öyle bir derinlik var ki, Hatun,
Sanki kalbim bir kâse-i hüzün, kırılmış yarı.
Bir koza-i düş kopar duvardan taş misali,
Her teliyle dokunur, bir esrâr ağlar içeri.
Zaman durur — dem-i aşk kesilir bir anda,
Ne gün bilir hâlimi, ne gece farkında.
Bir fısıltı-i kader dolaşır damarımda,
Adın, bir mühr-i sükût gibi kalır dudağımda.
Ben düşerim Hatun, kendi kalbimin hurûcuna,
Bir fânî beden içinde bâkî bir arzuya.
Ve bil ki — bu düşüş bir helâk değil aslında,
Belki de ruhumun nûr ile diriliş nidâsıdır.
Bir nefes-i aşk dolanır her zerremde,
Sîneme sirâyet eder eski bir dua gibi.
Sen, mâh-ı esrâr, ben kulzüm-i hüsran,
Kavuşmak mı bu, yoksa hicrânın şehnâmesi mi?
Ey yâr-ı kadîm, sen ki vücûdumun duâsı,
Her zerremde saklı ism-i nigâhın nûru.
Bu düşüş, bu yanış, hepsi takdîr-i aşkın,
Ben sende kaybolmuş, sen bende Hakk’ın huzûru.
🕯️ Not:
Bu şiir, bir düşüşün içinde saklı doğuşu anlatır.
Aşk, bazen insanı yıkan değil; onu kendi küllerinden yeniden yoğuran ilahi bir sırdır.
5.0
86% (6)
2.0
14% (1)