0
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
221
Okunma

Yağmur, toprak ve insan arasında yaşanan içli bir diyaloğun anlamlı yolculuğunu ruhsal içkinliğim ölçüsünde fazla uzatmadan duygulara aktardım İnşallah beğenirsiniz...Selam ve muhabbetlerimle...
Varoluşun Çığlığı
Yağmur
Ben gökten inmem,
Ben göğün sızlayan yarasından damlarım.
Her düşüşüm bir çığlıktır,
“Ey insan, sen de ağla!”
Ben ıslatmam sadece,
Ben ararım;
Kimin kalbi hâlâ diri,
Kimin ruhu hâlâ açık göğe…
Toprak
Ey gökten gelen feryat,
Ben seni bağrıma basarım.
Sen damladıkça ben konuşurum,
“Karanlık değil, tohum doğurur beni...”
Ama ben sabırla saklarım,
Mazlumun gözyaşını,
Zalimin izini.
Bilir misin ey insan,
Benim kalbimde mahşer kurulu...
İnsan
Yağmur indi,
Toprak koktu,
Ben ise arada kayboldum.
Bir yanım göğe hasret,
Bir yanım yere mahkûm.
Ve ben sorarım,
“Ben kime aitim? Göğe mi, yere mi?
Yoksa ikisini de unutan bir unutkanlığa mı?”
Adaletin Çığlığı
Yağmur
Ben inerim, fark etmez,
Zenginin çatısına da düşerim,
Fakirin avuçlarına da.
Ama sen ey insan,
Beni bile ayırırsın:
“Bu su temiz, bu kirli” diye...
Oysa ben gökten düşerken eşitim,
Benim adaletim budur.
Senin adaletin ise
Kuru bir kanun kâğıdıdır...
Toprak
Ey insan,
Bana bak!
Ben herkesi aynı bağrıma yatırırım.
Kralı da, köleyi de.
Benim sabrımda ayrım yoktur...
Ama sen bana adaletsizlikle kazık çakarsın,
Ben yine de sabrederim.
Çünkü bilirim:
En sonunda ben herkesi
Aynı karanlığa sararım.
İnsan
Ey yağmur, ey toprak!
Benim derdim tam da bu işte:
Kanunlar insanı yutar,
Adalet insanı unutur.
Beni taşlarla yargılarlar,
Ama toprağın kokusunu unuturlar.
O yüzden içimden bağırırım:
“Adalet, göğün gözyaşı gibi eşit inseydi,
Şimdi bu kadar yaralı olmazdık!”
Ölümün Çığlığı
Yağmur
Ben düşerken ölürüm.
Her damlam, yere çarptığında can verir.
Ama ölüşümde diriliş gizlidir:
Beni toprağa sor,
Ben onda çiçek olurum.
Toprak
Ben susarım,
Ama bilir misin ey insan?
Her çiçek, benim bağrıma gömülmüş
Bir yağmurun mezar taşıdır.
Her kokum,
Bir ölümün ardındaki doğuştur.
İnsan
Ben korkarım ölümden,
Ama yağmur bana ders verir:
“Ölerek çoğal, ölerek yaşa.”
Toprak bana hatırlatır:
“Susarak büyü, susarak güçlen.”
Ve ben bilirim artık:
Korktuğum ölüm,
Aslında rahmetin kapısıdır...
Aitliğin Çığlığı
Yağmur
Ben gökten geldim,
Ama inerken toprağa özlem duydum.
Ben göğe aitim,
Ama yeryüzünde anlam buldum.
Toprak
Ben yeryüzündeyim,
Ama her damlada göğe kavuşurum.
Ben yere aitim,
Ama göğün özlemiyle yaşarım.
İnsan
Ben ikinizin arasında kaldım:
Göğe bakarken toprağa bastım,
Toprağa basarken göğü aradım.
Ve öğrendim:
Ben hem göktenim hem yerden,
Ama asla büsbütün hiçbirine ait değilim.
Ben yolcuyum...
Erol Kekeç/15.09.2024/Namazgah/İST
5.0
100% (1)