2
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
163
Okunma
Özel gün kutlamayı sevmem
Böyle günlere de inanmam
Oldum olası yavan sahte iki yüzlü bir davranış gibi gelir bana
Bugün de anneler günüymüş madem
Ben de yıllar önce bir arkadaşımın annesi öldüğünde gördüğüm manzara da üzülmüş
Bu satırları karalamıştım
Paylaşmayı da düşünmüyordum ama
Günü boş geçmeyelim dedim
Anneliğin erdeminde olan ,edebiyat defteri ailesinin annelerinin anneler gününü kutluyorum
365 günün anneler günü olduğu bir dünya ümidiyle
Ölmüşlerimize rahmet hayatta olanlara saadetler dilerim
bir rüzgârdı annem, tenimde serin
toprağa eğilmiş bir söğüt kadar ince
gökyüzünden düşen bir dua gibi
susarak geçerdi aramızdan gece
elleri zamanın örgüsünü örerdi
çeyiz sandığı gibi kalbim karanlık, gizli
her dokunuşu bir yıldızın göz kırpışı
her vedası: kırık bir ezgi
bir kuyuya döndü şimdi sesin
yokluğun: binlerce suskun kuşun kanadı
yorgan gibi çektim üstüme ismini
üşüdüm, annem, içimde kış kaldı
fırında kabaran ekmek gibiydi gülüşün
sıcaktı, tanıdıktı, evdi
şimdi her kahvaltıda boş bir sandalye
ve tabağımda eksik bir sevgi
rüyalarımda yağmur olur inersin
bir mendil gibi düşersin alnıma
kokusuz çiçekler açar mezarında
ama hâlâ büyürsün her baharda
sen gittin
camlar buğulu kaldı ardından
bir sesin eksik artık her aynada
çay demleyemiyor sabahlar sensiz
çünkü hiçbir su
seninle aynı buharı çıkaramıyor
mutfağın köşesinde duran o tabure
hala gövdenin gölgesini taşır
bir kek kalıbı gibi buboş
ama içi senin hatıranla kabarır
bazen dolabın kapağını açıyorum
bir çift göz gibi bakıyor raflar
senin ellerinden geçmiş her tabak
bana bir öğüt gibi dizilmiş orada
toprak seni aldı, evet
ama ben seni her gün başka bir şeyde buluyorum:
bir kuşun ani kanat çırpışında
eski bir yorganın dokusunda
ya da hiç olmadık bir yerde
ismini fısıldayan bir rüzgârda
zaman artık bir albüm kapağı
sadece senin sesinle açılıyor
şimdi evin duvarları daha dik
sanki her köşe
biraz daha sessiz, biraz daha bana düşman
ışıklar yanıyor ama aydınlanmıyor içim
çünkü sen yoksun
ve yokluğun: içimde büyüyen karanlık bir oda
insan bazen kalabalıkta da yalnız
bana en çok sen öğretmiştin bunu
gülüşler artık yüzeyde geziniyor
derinliğe inen tek şey: hüznüm
ağlamayı unuttum belki senden sonra
ama gülmek de terk etti yüzümü
içimde sürekli eksilen bir şey var
bir su damlası gibi düşüyor her anımdan
senin sesini ararken sessizlikte
daha çok susmayı öğreniyorum
mutluluk bir sandal gibi
bağını çözmüş, çoktan uzaklaştı benden
ben kıyıda kaldım, bekleyen
ama artık geleni olmayan bir bekleyişte
biliyor musun anne,
bazen nefes almak da ağır
çünkü her nefes
senin olmadığını daha derin hatırlatıyor
5.0
100% (2)