Mektubunda dökmüş bir bir içini
Hastalanmış dostum gel diye yazmış
Katlandı dertlerim yaktı içimi
Dayanmıyor kalbim duy diye yazmış ..

Vücudunu sarmış çaresiz illet
Acılar içinde çeker eziyet
Bir deri bir kemik kalmış bir ceset
Gel de şu halimi gör diye yazmış..

Çok küçük çocuklar yenge yıkılmış
Birikmiş kiralar borçlar yığılmış
Eş dostlar unutmuş çaresiz kalmış
Kanayan yaramı sar diye yazmış ..

Bak soldu bet benzim kalmadı halim
Dost bildiklerim hep çıktılar zalim
Acı tatlı geldi aklıma mazim
Gurbet eli bana dar diye yazmış ...

Yıllar var ki sende sormadın demiş
Verdiğin sözleri tutmadın demiş
Hani biz kardeşlik unuttun demiş
Yalnız dert çekmesi zor diye yazmış ..

Kalbim kırık yüzüm gülmüyor artık
Her yanım sis duman görmüyor artık
Sözler kifayetsiz dilim lal artık
Halime reçete yaz diye yazmış ...

Dünya olmuş bize zalim yabancı
Arkadan konuşur dostlar yalancı
Yüze güler içten basar kalayı
Tut elimden yardım et diye yazmış..

Pek çok tanıdıklar gitti sıradan
Kimisi genç kuşak kaydı aradan
Yetmez’ki gücümüz yazmış yaratan
Beni de dua’da an diye yazmış ..

Kul Ahmed-im bil’ki sende fanisin
Güvenme dünyaya baki değilsin
Çalarlar kapını bir gün gelirsin
Şimdiden hesabın yap diye yazmış...

Ahmet Ali Canbaz 12/04/2024