Oysa konuşuyoruz
Seninle
Öyle içimizden
Öyle sessizce
Oyle derinden
Öyle karışık bilmece

Ve ben yazdıklarını bazen
Yenice fark edebiliyorum
Görüyorum
Vakitsizlikten
Bilemeden
Ve hayret ederek
Sonra
Yazıp da eklemediklerimle
Vaktini beklemek
Ve belkide sonsuzca
Beklemek
Özlemek

Şu hayatta şımarmaya
Fırsatım oldu mu ki
Sevgili
Öyle daldım ki bir yola
Dur durak yok
Yeterince gecikince hayata
Öyle bir çizgide
Çabalarcasina
Ölümüne tükeniyorum
Desem
Ölümüne yorgun ömrüme

…

Sonra
Nasıl sevmem
Diyorum arada da olsa
Yazabilmeyi
El etek çeksem
Hani kaybolup yok olsam
Ne olur ki
Hani seni
Bilememek gibi
Yaşayamamak gibi özlemek
Ki ölmek, ölebilmek
Elde olsa

Seni kendine sevdiren
Sevilirken
Omzuna kanatlarına onca
Konan kuşlarınla
Hele bunca kucaklamışken
Bunca güzel sarılmışken
O bakışlarıyla boncuklara
O sesleriyle sırlara
Belki yarı hayal
Yarı gerçek bir paralelde

Sorma hiç
Sevgili
Aşkın, sevgin
Yoluna düşmek beni
Beni, bak neyledi
Nerelere getirdi

…

Öyle çok düşünceler
Dönüyor ki içinde, içimde
Bir açıdan
Bir bakıştan da
Öyle saçma
Geliyor ki
Bazen
Sevgili

Bir ömürlük zaman
Bu terelelli
Şu alengirli
O rotasız belirsiz
Dünyadan geçerken
Nasibince hamd ile

Sadece
Ve sadece
Ancak
İzlerini, okuyabildiğimi
Bir iki cümle
Çalmaktan,
Eskiz yapabilmekten
Ve başka
Hiç bir adım
Hiç bir nefes soluk
Atamayacağımı
Öteye geçemeyeceğimi
Sanmak, düşünmek

Bir ömür geçerken
Bir diyardan
Şu dünya gözü
Ne olursa olsun
Seni bir kez bile karşımda
Yakınımda
Hiç göremeyecekmişim gibi
Hâlâ hayatta iken
O sesini duyamayacağımı
Zannetmek
Olamayacak olmak
Öyle saçma geliyor ki
Rasyonelce

Öylece saçma mı
Sevgili, yoksunluğunda
Korkmadan yürüyebilmek
Ama sensiz dökülebilmek
Sağanak sağanak
Sökülebilmek

Hani bir salonda
Bir mekanda
Bir meydanda
Toplaşsalar, toplaşsak hepimiz
Bir araya getirseler bizi
Keşişsek, dikilsek
Yaklaşsak
Davet, lütfedilmiş edilmiş gibi
Sıralansak, çarpışsak
Serpilsek
Dağılsak, sallansak
Saçılsak, derilsek

Hangi maske
Hangi aksesuar
Hangi makyaj
Hangi imaj altında
Olursa olsun
Hangi aynada
Hangi desende
Hangi zeminde

Çekip çıkarırım ya seni
İçlerinden, dışlarından
Aralarından, ayrıklarından
O orta yerinden
O en derininden
Çırpınan, vurulan
Devrinen
Kalbinin
Sadece bakışa bakışa
Anlaşırcasına

İşte
Sensin derim
Sensin
İzini izime
Sözüne
Özüne
Mühürlediğim
….

Sesini
Duyabilmek var ya
Ne çok şımardım
Sevgili
Ne çok
Bir bilsen
Ölsem o gözlerinde
Ölsem….