Düşük İhtimallerin Yüksek OlasılıklarıUzun süredir aklımı kurcalayan Ergenlik sivilcelerimi orta yaşlarıma taşıyan Çok mu çok meşhur ve kalma garantili insansal imtihanı Yani var-olmuşların Nedenini Niçinini Nasıllarını içinde barındıran Kısacası hayatın anlamı denilen o dayanılmaz bilmeceyi En sonunda bir kenara bıraktım Hatta öyle bir kenara bıraktım ki Üzeri cin ali resimleriyle süslenmiş Eeee haliyle çoğu cevabı boş kalmış Üst seviye bir pazar bulmacasının seviyesizce hazırlanmış hazin sonu gibi Üzerinde onlarca bardak izi Kırışmış Sararmış Yer yer yırtılmış bir kağıt parçasının Gün görmeyecek en karanlık yerine saklayıp Bir köşede unutulmaya bıraktım gavurun dölünü Ne yapayım Ne yapsaydım Olmadı Beceremedim işte Yazılmış onca ilahi söz Leblebi gibi dağıltılmış onca tavsiye Incığı cıncığı araştıran onca mikroskobik fasıllar bile Yenildiler içimdeki karanlığa Bir türlü susturamadılar beynimdeki fısıltıları Yalan yok Vazgeçmek zor olur sanıyordum Ama Bir gece Öyle sıradan bir gece Hafif kafası güzel İnceden cızırdayan Titreye titreye geceyi aydınlatmaya çalışan sokak lambasını izlerken Aklıma iğneyle tutturduğum Ve aşılmaz sandığım o sorunun Pat diye düştü yüzündeki maskesi Öylece Akan su gibi Rüzgara kapılmış yaprak gibi Kayıp gidiverdi birden iyi mi Şaştım kaldım Hem de ne şaşmak Neyseki bir irkilmeyle yetişti imdadıma içimden kayan şiraze “Bilsen ne olacak Boyun mu uzayacak.” Diye bağırdı bana da Geldiği gibi geri gitti yüzümdeki o şaşkın ifade Bıraktım Öylece bıraktım ben de Sanki yıllarca bu yolda kafayı çizmemiş gibi Sanki bin yerimden kırılmamış Sanki daha önce hiç tanışmamış gibi Yabancı kaldım az önce kendimden kopup giden gerçekliğe İnsan değil miydim sonuçta Hemen adapte oldum Yeni ve bilinmez sulara yelken açıp Var-olmuşluktan daha büyük sorulara yönelttim aklımı Bu yeni merak Bu yepyeni “o” Öylesine muhteşem Öylesine dayanılmaz Öylesine tarifsiz Ki Eğer varsa bir tarifi Olsa olsa tanrı katında saklanmış O soruların sorusu Ooooo İşte karşınızda Var-olamamışlık Artık öncem yoktu Bir tek ona adamıştım kendimi Gördüklerim Duyduklarım Dokunduklarım Hepsinin hükmü kalkmıştı üzerimden Ben olasılıklar dahilinde bile olamayacak olan Kimsenin düşünmeye bile tenezzül etmediği Hatta ne olduğu belirsiz o şeyi bulmak için çiziyordum artık aklımın tahtalarını Acaba dedim İki olamamış bir olmuş eder miydi Bir olmuştan bir olamamış çıkarsa sonuç kaç olurdu Bir olmuşun ettiği dua karşılığı bir olmamış kaç dua okumalıydı Olmamışın olmuşluğu olmuşa göre mi tartılıyordu Ya da Acaba Olmuş gibi gözüken aslında bir olmamışın rüyasının bir yansıması olabilir miydi Hatta Aslında hiç olmadığı bir dünyada olmuş numarası yapıyor olabilir miydi Peki elinde kırmızı hapı tutan hangisiydi diye soracağım ama Daha da önemlisi Acaba Kırmızı aslında olmuşların dünyasında mavi diye mi anılıyordu Ah Demiştim ben Bu yeni merakım Soruların sorusu O muhteşem soru Görüyor musunuz Nasıl da başka başka sorulara çıkardı yollarımı Evet farkındayım Şimdilik bir cevabım yok Ve yüksek ihtimal Bir cevap olmayacağı da oldukça olası Ama düşününce iyi bir tarafı da var bu işin Henüz varlık bulmamış bir şeyden haberdar olmak ancak ve ancak tanrının işi ise eğer En azından cevap aramaktan vazgeçmek gibi bir seçenek de artık cepte demek Yani Olmadı en sıkıştığım yerde Tanrı tanrılığını yapsın versin cevapları Ben de insanlığımı yapıp sallamadan yaşarım hiçbir şeyi Der Çekilirim köşeme Olmaz mı y... |
başlık şiirdi zaten ne o ööle bin satır🙃