Düşlerinin tut elinden düşsen bile sakın düşürme yüreğinden.

İklimler saklı devasa köşkünde kalbin
Kıymete binen gecede saklı hasretim
Günü devirdim, bayım
Asla da düşmedim peşinize
Yakamdan düşmeyen hangi acı ise
Düşlerimi bir bir arz ettim gerçeğin dehlizine.

Kumpanyam dünde saklı
Künyemde ise ismim…
Ağzı var dili yok kelimelerin
Ne zamanki elime alayım kalemi
Kalender meşrebiyim belki de söküldükçe yüreğin dikişleri
Bir punduna getirip dikiyorum
Bir pul dahi etmezken yalanlar
Ben sadece gerçekleri diliyorum evrenden

Tutuklusuyum duyguların
Tutuklu nutkum
Tutanaklara geçsin tutarsız kimliği insanların
Taş duvar olmuş kimisi
Bazense hicabın öfkesi ile
Düştüler mi peşime
Peynir ekmek gibi duygular
Aşk ise sat tutulası:
Aşikâr
Bu bir yalan

Döşemesi kırık sözcüklerin
Kolu kanadı da
Mademki şerh düştü kader bana bu yazgıyı
Yaranamadığım kadar dünyaya
Yasımdan da çıktım çıkalı
Yaşaracak gözlerim yine yeniden
İnancın muhtevası ve sevgi yerine kimse sitem eden
Uzağımda kalsın
Uzatmaları oynayan hangi iklimse
Göreceli bir ihanet rüzgârın savurduğu nice kelime
Düşkün kimliği değil ömrün
Peşine düşülesi bir kader ki
Kederimi dahi benimsediğim.

Hazansa metruk bir gösterge
Hüzün yakası şehrin bense şiirlere gebe
Gönlün faturası değil bu
Elbet sadece kaderin vuku bulduğu
Hüznünse zamlı tarifesi
Her halükarda Rabbin ışık tuttuğu

Bir duygu familyası ki bu şehrin
Bir araya gelmeyen iki yakasının
Tıpkı benim gibi
Beynamaz esintilere tok karnım
Açlığımı sevgiyle dindirdiğim
Her halükarda dinmez içime esen rüzgâr
Uçuşan eteklerim ve saçlarım
Uyumsuz addedilen mizacım
Oysaki ben tüm yüreğimle sevmiştim sizi.

Ebedi ve edebi
Hazanın geçkin tarifesi
Arz edilesi ve talebi yok madem bu iklimin
Gönlün rotasında yazarım ben
Yaşadığım kadar yazgıma razı bir esintiyim
Kıblem ve kalbim
Kimse kılıfına yalan geçiren gerçeklerin
Oysaki tek ve geçerli gerçek benim
Yazdıklarım ne ki yaşadıklarımın yanında
Yâd edilesi endamlı mazim

Kozam ve de közüm madem
Özümden firar eder sözcüklerim
Kalp gözüm titreşen
Andığım kadar sevgiyi beni yatıştıran
Prangalar eskidi be, bayım
Berhudar olun siz yeter ki
Kimyam böyle
Kılavuzum bülbül
Hem güle kavuştuğum hem de gülün ta kendisi.
Gülümsemekse en yakışan
Bakmayın yaşlarıma
Yasıma da aldırmayın
Yaşadığım kadar yeşerecek sözcüklerim