Öyle bir gidiş ki,
Hava soğuk caddeler ayaz
Vakit akşama yakın olsa da
Gökyüzü, ne kızıl ne siyah


Öyle zamansız bir ölüm ki,
Ne gri ne beyaz
Hepten siyah


Rengârenk Bir gökkuşağı düşlemiştim oysaki...
Bilemedim, siyahın da bir renk olduğunu
Gökkuşağımı kapatan,
Ama öğrettiniz


Bir gün ömrüme ördüğünüz o duvar yıkılacak
Ve ben büyüyeceğim
Gri ve beyaz karışımı her bayram senin olsun
Saçlarındaki beyazın hakkı için susma bana anne


İyi sakla
Lacivert formamla
Beyaz gömleğimi
Koparma saçlarımdan tokalarımı annem
Bir baksana bana boyum uzun olsa da ben büyümedim ki daha


Avucumda bir nokta kına gecem
Titreyen düşlerimin üşümesindeyim
Bir kartpostal yaz gönder yarınlarıma
Ve evladının öldüğünü gör düşlerinde



Saçlarımın son örüğünde
Parmak izlerin
Tenimde zengin bir masalın kalıntıları
Ekmeğine katık et
Ruhumun tarumar hallerini annem


Bir lokma ekmek
Bir yudum su
Selam olsun
Babamın şapkasının gölgesine
Son uykumda bari bir huzur be annem


İsyan sayma bu mısraları
Ömrümün sadece bir tutam ahı bu yazdıklarım
Sen gittin ben bittim be annem
Ama ben bir çift sözünün kafesindeyim hala
"Kızım: kader senden önce gider
baş köşeye oturur" dediğin
Bakıp görüyor musun?
Geride koyduğun mirası!
Kadersizliğimi!


Bir sabaha uyanıyor
Bir akşamı karşılıyorum
Baki analık hakkımla
Yağmurumun saçlarını kokluyorum
Sonra
Daha sonra
Gece küsüyor
Yıldızlar susuyor
Tüm güzellikleri sen alıp gidiyorsun annem


Ahhh sarı saçlarımın kızılca kınası annem
Ne edersen et yine de kızamıyorum sana
Vedasız gitmiş olmana bile!.


#hüzünlükent


Kayıplarım vedasızdır benim ~