Yazmak eylemi aşkla başlar, diyor bir ünlü düşünür, tutkuyla gelişir. Bu özellik ve aşama, yazma eyleminizin içtenliğinde açıkça kendini gösteriyor. Şiirlerinizi ve daha önce yazdıklarınızı zevk ve beğeniyle okudum. Kelimeleri nakış nakış, iplik iplik yüreğinizin gergefinden geçirip kağıtlara işlemişsiniz. Sanat kuramcısı ‘’aşkı kaldırınız sanat kalmaz’’ diyor. Yazma eylemi, aşkın ve sevginin ürünüdür. O aşkın ve sevginin dışında açıklanamaz. Onun yükünü içinde taşıyan kişi, yazmadan duramaz. Zaten o kişi her şeyden önce insan olma erdeminin ve sanatının inceliğini kavrayan kişidir. Yapıtlarınızda sorumlu bir yazar olma bilinci, kültürü, birikimi, fazlasıyla var. Sizde ve Naime Erlaçin de ‘ yazma eylemi bir rol, bir oyalanma, sahte bir edim değil. Siz kendi var oluşunuzu yazıyor ve kendinizi gerçekleştiriyorsunuz. yani kendinizin varoluş meselesiyle ilgilidir. Sizde, daha yazılmayı, çözülmeyi, açılmayı, açıklanmayı bekleyen gizliliklerin, birikimlerin gizlerini sezinliyorum. Zaten siz saygın bir yazar olma saygınlığını çoktan hakketmişsiniz. ‘’Hiç kimse senden iyi değildir; ama sen ortaya bir şey koymazsan, sende hiç kimseden iyi değilsin’’ Donald laird... Sizi birgün hakkettiğiniz yerde görme dileklerimle...
Sevgiyle....