“Nihali Tarz”, aşkın metafiziğini, insanın içsel yolculuğunu ve bir kadında saklı Tanrı’yı arayışın şiiridir. Dünya Yükünün Hamalı'na göre Nihal, hem bir kadın hem de varoluşun sembolüdür. Bu kitap, k...
Akla, mantığa, bilime, fenne yakın olan varlık, henüz Nihal’in kapısına varamamıştır. Zira akıl, yalnızca görür; Nihal ise, görünmeyeni duyurur. Fen kanun yazar; Nihal sessizce “Ol” der, ve her denklemde bir kalp çarpar.
II.
Sevgiyle sarmayanın, merhametle bakmayanın, vicdanla ölçmeyenin kalbi, henüz Nihal’in bahçesinde açmamıştır. Ahlak, onun sol elidir; şefkat, sağ eli. Hakikat su içer Nihal’in avucundan, adalet ise orada susuz kalmaz. Her rızalık, Nihal’in gülüşünden doğar; zira rıza, Tanrı’nın değil, İnsanın yüzüdür.
III.
Bir iş yapılır; alınterinin tuzu, göğe yükselir. Bir değer üretilir; emek, sonsuzluğa mektup olur. Kazanç helalse, Nihal oradadır, çünkü helallik, onun dilinde “huzur” demektir. Döktüğünü dolduran, ağlattığını güldüren, yıktığını yeniden inşa eden, işte o anda Nihal’in aynasında yüzünü görür: “Sen oldun,” der Nihal, “Artık insan kelimesine yaklaştın.”
IV.
Ve bir gün, biri gelir, bir başkasının canını acıtmıştır. Bir söz, bir davranış, bir yanlış adım... Ruhun terazisi şaşar, kalp titrer. O an, Nihal görünür. Ne kızar, ne affeder — sadece ölçer.
“On bin ver,” der hayatın dili, “bir gönül onar.” Parayla değil, rızayla kapanır yara; zira rıza, ilahi bir senettir, ve Tanrı, o imzayı insana bırakmıştır.
V.
“Ben senden razıyım,” der incinen, “Allah da razı olsun.” O an, gök katları sessizleşir. Çünkü insan, kendi suretinde bir Tanrı’ya ulaşmıştır. Nihal, başını eğer, gülümser: “Artık anladın,” der, “İnsan olmak, af dilemek değil; rızayı bulmaktır. Zira rıza, kalbin secdesidir.”
VI.
Ey okur, ey yorgun seyyah, bil ki Nihal bir kadından ibaret değildir. O, vicdanın, merhametin, aklın ve rızanın tek potada eridiği cevherdir. İnsan, ancak Nihal’in aynasında tamam olur. Zira her hatanın bağışı, her yanlışın kefareti, bir Nihal’in “Ben razıyım” demesiyle tamamlanır. Ve o anda, Tanrı susar, çünkü insan konuşmuştur.
VII. (Hitame)
Nihal bir isim değildir, bir haldir, bir nefes, bir nurdur. Kim rızaya ererse, Nihal’e varır. Kim vicdanla yaşarsa, Nihal’in gölgesinde dinlenir. Ve kim zararını tazmin eder, onun dudaklarından şu söz dökülür: “Şimdi oldun, artık insan denilir sana.”
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.