Söz Uçar, Yazı Kalır
Elinizdeki bu derleme, yıllardır yerel ve ulusal basında yayınlanmış ve yayınlanmamış makale ve köşe yazılarımın bir araya getirilmesinden oluşmaktadır.
Kitap, tek bir konuya de...
Ulusları uygarlık ve medeniyetler seviyesine yükselten siyaset bilimi, ne yazık ki politikacıların elinde bir çocuk oyuncağına dönüşerek, çocuk seviyesine düştü. Oysa siyaset, bir estetik sanattır; topluma hizmet eden, tüm sorunlara çözüm bulan, bilimsel bir sanattır. Siyaset, nezaket, ince ve nazik konuşma, uzlaşma ve şiddetten uzak bir edebî sanattır. Siyaset, demokrasi, insan hakları, adalet, eşitlik, özgürlük ve barış, sevgi; bütün renkleri, dilleri, farklı mozaik kültürleri kucaklayan yüce bir sanattır. Ne var ki, hırs, kibir, açgözlülük ve çekememezlik siyaseti yozlaştırdı. Koltuk sevdası, çıkar ve menfaat odaklı kirli bir siyaset yarattı. Toplumu kutuplaştırdı; "ben-sen" ayrımcılığıyla halk arasında derin çatlaklar meydana getirerek birlik, beraberlik ve kardeşlik ilkelerini zedeledi. Öfke, hırs, kibir, nezaket ve ahlâk kurallarını çiğnedi. Şiddet olaylarının yaşanmasına zemin hazırladı. Milleti medeniyetler seviyesine yükseltecek, topluma hizmet ve huzur verecek, eşit paylaşım, adil ve özgür bir ortam sunacak olan siyaset, politikacıların elinde bir canavara dönüşerek millete zarar veren bir hâl aldı. Politikacılar, siyaseti çıkar ve menfaat uğruna; hırs, kibir, çekememezlik ve açgözlülük uğruna kullanarak her şeyi mahvettiler. Siyaset ile kutsal dinleri ve inançları zedelediler. Dini siyasete alet ederek manevi değerlere zarar verdiler. Din, dil, ırk, mezhep ve ideolojiler üzerinden yapılan kirli bir siyasetle her şeye zarar, tahribat, nefret ve kin ile dünyayı bir savaş alanına çevirdiler. Siyaset, amacından saptırılarak yoksulluk, işsizlik ve sefalet gibi toplumsal sorunların çözümünde işlevsiz hale getirildi. Sadece politikacıların ve yandaşların hizmetine sunulan keyfî bir yönetim ile, zenginlere hizmet edip yoksul sınıfını ezen bir mekanizmaya dönüşmüş durumda. Toplumu, halkı ve ulusu yöneten siyaset işini, bu alanda eğitim almamış, yetkinliğini kanıtlamamış kişilerin eline bırakmak; vatanı, milleti, halkı intihara ve yıkıma sürüklemek demektir. Sevgi, saygı dolu, nezaket, anlayış ve uzlaşma merkezli; akılcı, pratik ve bilimsel çözümler üreten; eşit adalet, demokrasi, özgürlük ve eşit paylaşım hizmet anlayışı taşıyan temiz, pak bir siyaset ve yönetim dileğiyle... (1 Şubat 2022) Hüseyin TURHAL
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.