Söz Uçar, Yazı Kalır
Elinizdeki bu derleme, yıllardır yerel ve ulusal basında yayınlanmış ve yayınlanmamış makale ve köşe yazılarımın bir araya getirilmesinden oluşmaktadır.
Kitap, tek bir konuya de...
Eğilenler ve Unutulmayan Değerler Toplum hayatında siyaset, hizmet ve temsiliyet esastır. Ancak bu kutsal zeminde, ne yazık ki, asıl amaçtan sapıp kişisel menfaat ve çıkar peşinde koşan bir zümre her zaman var olmuştur. Bunlar, mevki sahiplerine, belediye başkanlarına, milletvekillerine ve siyasetin güçlü figürlerine durmaksızın yağ döken, onurunu bir kalemde satan "yalakaçılar"dır. Siz de çok doğru ifade ettiniz: Siyasetçiler geçicidir, kalıcı olan ise halkın değerleri ve toplumsal hafızasıdır.
Bölüm I: Onursuzluğun Maliyeti ve Toplumsal Yargı Onur, gurur ve omurga kelimeleri, bireyin en değerli hazineleridir. Kendi çıkarı uğruna bu değerleri bir paçavra gibi ayağının altına alanlar, aslında en büyük zararı kendilerine vermektedirler.
Sosyal medyada çarşaf çarşaf sergilenen bu yağcılık örnekleri, halkın gözünden kaçmamaktadır. Güce ve makama yaltaklanarak geçici menfaat devşirenler, halkın gerçek sorunlarını, yoksulluğunu, adalet arayışını görmezden gelmeyi tercih ederler. Onlar, diz boyu çirkefe girerken, zannederler ki bu durum görmezden gelinecek. Ancak yanılıyorlar. Halkın vicdanı, bir terazidir ve her eğilip bükülmeyi, her satılmış kalemi kaydeder. O başkanlar, o vekiller makamlarından ayrıldığında, geriye ne hizmetleri ne de yağcıların yaltaklanmaları kalır; sadece onursuzluğun lekesi kalır.
Bölüm II: Kalemini Satanlar ve Medyanın İhaneti Bu çıkar ilişkisi ağının en acı kısmı, toplumu aydınlatma misyonu olanlar tarafından bu kalemlerin satılmasıdır. Gazeteciler, yazarlar ve kanaat önderleri... Onların görevi, güç sahiplerini eleştirel bir süzgeçten geçirmek, halkın sesini olmak, dik durmaktır. Ne yazık ki, bir çıkar ilişkisi uğruna, bir ihale, bir menfaat, bir koltuk vaadi için kalemini satanlar, bu mesleklere ihanet etmektedirler. Onlar, toplumsal nezdinde sadece itibarlarını değil, aynı zamanda erdem, edep ve insanlıklarını da yitirmektedirler.
Kişisel çıkar için güce eğilen, bükülen bir zihniyet, topluma hiçbir zaman rehberlik edemez. Onların yazıları ve yorumları, halk için boş bir gürültüden ibarettir. Sonuç: Dik Duruşun Kalıcılığı ve Halkın Ahde Vefası Siyasetçiler ve makamlar gelip geçicidir. Bir gün o güç biter, o koltuk boşalır. Ama dik duruş kalıcıdır. Menfaate prim vermeyen, onuruyla yaşayan insanların bıraktığı iz silinmez. Tüm oyalama çabalarına rağmen, halk sizi unutmayacak. Kendi çıkarı için onurunu satanlar, toplumun nezdinde aşağılık bir duruma düştüğünü ve değerini yok ettiğini görmelidir.
Çünkü kalıcı olan, çıkar ilişkileri değil, halkın değerleri ve toplumsal vicdanın gösterdiği yoldur. Onur, hiçbir menfaate değişilmeyecek kadar kıymetlidir ve bu, tarihin her döneminde böyle kalacaktır.
Unutulmamalıdır ki, eğilen, bükülen her omurga, halkın hafızasında kırık bir dal olarak kalacak; ancak dimdik duran, onurunu koruyan her birey, gelecek nesillere erdemli bir miras bırakacaktır.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.