Bu kitap, Kur'an'ın Berrak Işığında, inancın özünü yeniden keşfetme davetidir.
Yüzyıllardır süregelen Arap, Yahudi gelenekleri ve mitolojik rivayetlerle perdelenmiş olan gerçek dini, akıl ve sorgulam...
Allah’ın, insanoğlundan çok daha adil ve merhametli olduğu kutsal kitaplardan açıkça görülmektedir. Allah insanı yarattı, cennete koydu ve onlara dedi ki: "Size yasakladığım şu ağaçtan yemeyin. Eğer yerseniz günahkâr olur ve ölürsünüz." Fakat şeytan, bir şekilde Âdem’i ve Havva’yı kandırdı, onlar da yasak meyveyi yediler. Böylece insanoğlu, cennette ilk kez Allah’ın emrini çiğnemiş oldu. Ne kadar mazeret üretseler, kendilerini haklı çıkarıp şeytanı suçlasalar da sonuç itibarıyla Allah’ın emrini tutmadı, yaradanına karşı geldi, tıpkı şeytan gibi. Allah, emirlerini yerine getirmeyen ve sözünü dinlemeyen insanoğlunu cennetten çıkardı. Kendisine karşı gelen ve kibirlenip Âdem’e secde etmeyen şeytanı da huzurundan kovdu. Dikkat ederseniz, şeytan Yaradanına karşı geldiği hâlde, Allah hemen onu cezalandırmadı, öldürmedi; sadece huzurundan kovdu. Sözünü dinlemeyen Âdem ve Havva’yı bile hemen öldürmedi, cennetten çıkardı ve bu dünyada yalnız bıraktı. Ardından insanoğluna acıdı, merhamet gösterdi ve onlara yeni fırsatlar sundu. İnsanoğlu günah işledi ve günahın cezası ölümdür; çünkü cennette sonsuz ve ebedî yaşayacaklardı, ama ölümlü olan yasak meyveyi yediler. Bu olayla birlikte insana günah bulaştı ve cennetten kovulmaya sebep oldu. Allah, insanoğlunu bu dünyada serbest ve özgür kıldı. Helak olmasınlar diye hâllerine acıdı, merhamet gösterdi ve onlara peygamberler ile kutsal kitaplar gönderdi. Ve dedi ki: "Size yeni bir fırsat tanıyorum. Doğruya iman ederseniz, şeytana uymazsanız, bana iman ederseniz ve kutsal yasalarıma uyarsanız sizin için bir kurtuluş vardır: Cennet ve Cehennem." Anlayacağınız, Allah insanoğluna iki tercih bıraktı ve bu tercihi yapmaktan onları özgür kıldı: İyilik ve Kötülük. İyilik yapan, hayırlı işler yapan, peygamberlerine uyan, iman eden, fesat çıkarmayan insanlara cenneti vadetti. Şeytana uyan, iman etmeyen, fesat çıkarıp zulüm ve haksızlık yapana da cehennemi verdi. İnsanoğlu bu yeryüzünde istediği kadar iyilik yapmaktan da kötülük yapmaktan da özgürdür, ancak her ikisinin hesabı da Ahirette kesilecektir. Allah, insana acıdı ve yeni fırsatlar sundu. Bu yeryüzünde türlü türlü nimetler verdi, 124.000 peygamber gönderdi, insana akıl verdi, göz verdi, zenginlik verdi, ibadet yükümlülüğü verdi ama hiçbir şeye zorlamadı. İnsana daima kolaylık sundu. Peki, insanoğlu ne yaptı? Allah’a karşı geldi, yaradanına nankörlük etti, ihanet etti. Her gelen yol göstericiyi, elçi olan peygamberi öldürdü veya onlara karşı geldi. Şeytana uydu. Kendi elleriyle putlar yaptı, beşerî dinler yarattı, tapınaklar ve mezhepler kurdu. Kendi çıkardığı hurafe, safsata ve rivayetlere dayalı dinsel inançlarla, din adına insanı yargıladı, kendi kendine zarar verdi ve dünyasını cehenneme çevirdi. İnsanoğlu farklı gruplara ayrıldı, farklı dinler ve mezhepler kurdu. Gelen peygamberleri ortadan kaldırıp, o peygamberler adına yeni inançlar tasarlayarak, inanç adına, din adına, Tanrılar adına birbirini öldürdü. Dini, şeytanın amacına hizmet edecek şekilde kullandılar. Bugün din adına fetva çıkarıp; namaz kılmayanı, oruç tutmayanı, Hacca gitmeyeni veya kendi mezhebinden olmayanı öldürmek ya da kiliseye gitmeyeni dışlamak, bunu din adına yapmak, Allah'la hiçbir alakası olmayan sadece insan ürünüdür. Çünkü Allah insana din adına birbirinizi öldürün demez. Allah hiçbir kulunun ibadetine muhtaç değildir. Allah hiçbir insana "Bana ibadet etmedin" diye ceza vermeyecektir, çünkü Allah’ın dininde zorlama yoktur. Allah dileseydi yeryüzündeki bütün insanları iman ettirirdi. Allah’a karşı gelen şeytanı bile öldürmedi. O kadar merhametlidir Cenab-ı Allah. Bugün farklı gruplara ayrılan insanoğlu, kutsal kitapları bırakıp, kendi mezheplerini icat edip, peygamberler adına hadis uydurup, din adına insanı aldatıp, kendi inancından olmayan insanları dışlayıp, horlayıp, din adına insanlara zulüm yapıp, Allah adına insanların inancını yargılayıp şirke batanlar var ya, öbür dünyada ebedî cehennem azabı onlar için vardır. Kim bir zerre kadar, bir hardal tohumu kadar günah işlese, o kadar da cezasını çeker. Kim bir hardal tohumu kadar iyilik yapsa, o hardal tanesi kadar sevabını alır. Allah'ın adaleti böyle bir şeydir işte! Allah hiçbir zaman insanoğluna zulüm yapmadı. İnsanoğlu kendi kendine zulüm yaptı. İnsanoğlu öyle nankördür ki, Allah’ın verdiği bazı nimetleri kendi uydurduğu din adına haram kıldı. İster şeytan ol, ister ateist, ister dinsiz ol; ister zalim ol, ister mazlum ol; ister iyi ol, ister kötü ol, Allah seni bu dünyada özgür kıldı ve her türlü nimeti verdi. Akıl verdi, bilgi verdi, doğruyu ve yanlışı sana gösterdi, sana ikinci bir şans verdi. Sana iki yol gösterdi: Birinci yol iyilik yolu, sonu cennet; ikinci yol kötülük ve günah yolu, sonu cehennem. Tercih senindir ey insanoğlu. Din adına, insanın insanı yargılama hakkı yoktur. Bir insanın bir başka insanın inancına karışmaya hakkı yoktur. Günahın cezasını insanoğlu değil, Allah verir. En adil adalet, Allah’ın adaletidir. Bugün şeriat adaleti dediğiniz kanunlar, Allah’ın adaleti değildir. Din adına insanların ayaklarını, kollarını çapraz kesmek, insanı asmak, recm ile taşlayarak insanı öldürmek; Yahudi Ortodoks tapınak şeriatının ve ortaçağın şeytanî kanunlarıdır, Firavun kanunlarıdır. Allah’ın kanunları değildir. Çünkü Allah’ın dininde zorlama yoktur. Bir insanın din adına insana ceza verme yetkisi yoktur. Günahın cezasını Ahirette ancak Allah verir. Allah’ın adaletinde sonsuz merhamet vardır. Hiç kimsenin hakkını kimsede bırakmaz. (11 Ocak 2019)
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.