Kılavuzu para olana her kapı açıktır. shakespeare
Adıyaman Diyarında Kayıp Hikayeler Hüseyin TURHAL
Adıyaman'da Kayıp Hikâyelere Yolculuk Adıyaman'ın kadim topraklarında, taşın ve zamanın derinliklerinde saklı kalmış, kaybolmaya yüz tutmuş gerçek hayat hikâyelerinin izini sürüyor. Bu eser, Nemrut'u...
35. Bölüm

Cendere Köprüsü ve Kayıp Dördüncü Sütun'un Laneti

12 Okuyucu
0 Beğeni
0 Yorum
Adıyaman Diyarında Kayıp Hikayeler 34

Cendere Köprüsü ve Kayıp Dördüncü Sütun'un Laneti

I. Krallığın Gururu ve Mimarın Aşkı
Hikâye, Roma İmparatorluğu'nun birleşeni olan Kommagene topraklarında, Kahta Suyu (Cendere Çayı) üzerinde geçer. Bölgenin en önemli geçiş noktasında, Kommagene Kralı Septimius Severus (hükümdar olarak değil, bir Roma İmparatoru olarak, ancak hikâye yerel efsaneye dayandırılmıştır) için, eşi İmparatoriçe Julia Domna anısına görkemli bir köprü inşa edilmesi emredilir.
Köprünün inşası için görevlendirilen başmimar, adı Diomedes olan, yeteneği dillere destan genç bir Kommagene ustasıydı. Diomedes, sıradan bir köprü değil, Fırat'ın bir kolu olan bu nehir üzerinde, Roma ve Kommagene'nin gücünü sembolize eden, eşsiz bir mühendislik harikası yaratmaya karar verdi. Köprü, üç büyük kemer üzerine kurulacak, her iki yakaya da anıtsal sütunlar dikilecekti.
Diomedes'in kalbi, kralın güzel ve ulaşılmaz kızı Prenses Kalliroe’ye aitti. Prenses, her gün köprü inşaatını izler, mimarın dehasına ve azmine hayran kalırdı. Aşkları, köprünün taşları arasına gizlenmiş bir sır gibi büyüyordu.
II. Dört Sütun ve Kralın Kibirli Kararı
Diomedes, köprüyü tamamladığında, her iki yakaya da krallığın dört en önemli kişisini temsil eden, her biri on metre yüksekliğinde, anıtsal dört sütun dikti:
Birinci Sütun: Kral Septimius Severus için (Batı Yakası).
İkinci Sütun: İmparatoriçe Julia Domna için (Batı Yakası).
Üçüncü Sütun: Kralın oğulları Caracalla ve Geta için (Doğu Yakası).
Gelenek gereği, son sütun, projeyi başarıyla tamamlayan mimara, yani Diomedes'e ithaf edilmeliydi. Bu, sadece bir onur değil, aynı zamanda Prenses Kalliroe'ye olan aşkının da bir nişanesi olacaktı.
Ancak köprünün görkemli açılış töreninde, Kral Septimius Severus büyük bir kibre kapıldı. Halkın ve askerlerin, mühendisi ve Prenses'i destekleyen fısıltılarını duydu. Aşklarından şüphelenen Kral, hem gücünü göstermek hem de Diomedes'i cezalandırmak için, dördüncü sütunun dikilmesini emrettiği yere kendi heykelini diktirdi.
"Benim adıma sadece üç sütun yeterli. Dördüncü sütun, benim krallığımdaki hiçbir faniye nasip olamaz. Benim gururum, bu köprünün sonsuzluğudur!"
Diomedes'in onuru kırıldı. Prenses Kalliroe ise babasının zalimliğine dayanamadı.
III. Kayıp Dördüncü Sütunun Laneti
Kralın bu bencil kararı, anında lanetlendi. Ertesi gün, köprünün batı yakasına Kralın kendi heykeli olarak dikilen dördüncü sütun, bilinmeyen bir nedenle gecenin bir yarısı çatırdadı ve Cendere Çayı'nın azgın sularına gömüldü. Nehir, sanki Kralın gururunu yutmuştu.
Diomedes, bu olayı ilahi bir işaret olarak gördü. Prenses Kalliroe, babasının zulmünden kaçmak ve aşkının onurunu kurtarmak için, Diomedes ile gizlice buluştu. Köprünün tam ortasında, Diomedes, prensesiyle son kez kucaklaştı. Kralın askerleri yaklaştığında, iki âşık, köprüden atlayarak Cendere Çayı’nın buz gibi sularına teslim oldu.
Hikâyeye göre, bu köprüyü inşa eden Diomedes’in ruhu ve Kralın kibrini temsil eden dördüncü sütun, ebediyen kayboldu.
Kayıp Olan Ne?
Dördüncü Sütun: Kralın gururunun ve mimarın onurunun simgesi olan bu sütun, Cendere Çayı’nın derinliklerinde bir sır olarak saklı kalmıştır. Köprünün hala üç sütunlu (biri yıkıldığı için dört değil üç anıt taşı kalmıştır) duruşu, bu lanetli hikâyeyi fısıldar.
Kayıp Aşk: Mimar Diomedes ve Prenses Kalliroe’nin aşkı, Cendere Çayı’nın sularında sonsuzluğa karıştı.
Cendere Köprüsü, bugün bile dimdik ayakta duran heybetli üç sütunuyla, Adıyaman diyarının sadece bir mühendislik harikası değil, aynı zamanda hükümdar kibrinin lanetlendiği ve büyük bir aşkın feda edildiği dramatik bir mekân olduğunu hatırlatır.
Yorum Yapın
Yorum yapabilmeniz için üye olmalısınız.
Yorumlar
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL