Nasýl ki su çukura akar! Rahmetin oluk oluk aktýðý, Mekke’nin en çukur yerinde ki Beyt-ül Haram ve Medine’yi Münevver’ye, yolcu ederken, müjdelenmiþ yolcularý Bir heyecan dalgasý vurur kýyýlarýna sinenin; Hüzünle harmanlanmýþ olsa da!
Ente þemsun, ente bedrun: sen güneþsin sen aysýn Ente nûrun âlâ nûr: sen nur üstüne nursun sözleriyle Efendimiz sallallahu aleyhi ve selem ve muhacirlere kucak açan Medineliler ‘’Evimiz; eviniz, aþýmýz; aþýnýzdýr!’’ diyordu.
O kadar çok sevdiler ki O’nu, öylesine baðýrlarýna bastýlar ki! Koruyan, paylaþan anlamýna gelen ‘’Ensar’’ diye anýldýlar
Öylesine sevdiler ki O’nu (s.a.v.)! Ebedi istirahatgahý Medine, Nurla aydýnlanan, kutsal þehir anlamýna gelen‘’Medine’yi Münevver’’ oldu
Böylesine kutsal beldelere! Hakk Teâlâ ve Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem’in misafirlerini yolcu etmek, Dua edip, dua istemek þereftir.
Lakin!
Lebbeyk allahumme lebbeyk… Nidalarýyla, bir dilenci misali Beytullah’ý tavaf etmek, ‘’Ýsteyene veririm’’ Buyuran, Misafirlerine çokça ikram eden Rabbime ve ‘’Beni ziyaret edene þefaatim vacip olur’’ Buyuran Ravza-i mutahhara’nýn ev sahibi; Güllerin, gönüllerin efendisine; misafir olabilmeyi ne çok isterdim
Lütfet ya Rabbi!
Gönlümü de yanlarýna katýp uðurlarken misafirlerini baðrý yanýk, Hüzün giyinmiþ olsa da heyecandan sýðmaz sineye kalbim.
Sosyal Medyada Paylaşın:
Gül Şehri Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.