Bahar

Vakit sabaha yakýn.
Çelik bir gemide yolcuyum.
Sehpanýn üstünde bir çay.
Gökyüzünde mehabetli deryayý selamlayan ay.

Çil çil buharlar iniyor,
Ýki karýþlýk kamarama.
Aniden bir ses:
-Uðrayalým bütün nehirlere, bütün denizlere, bütün okyanuslara.
Bu öyle bir yolculuk olsun ki
Dalgalarýn ihtiraslý kollarýna býraktýðýmýz mektuplarý
Ulaþtýrsýn baþka bir gemide
Akþama kadar oynayan çocuklara.

Çocukluk.
Çocukluk, karlý bir daðýn
Bahar mevsimidir.
Güzel bir kýzýn anlýna taht kuran
Sabah güneþi gibidir.

Ýncinmesin diye kulaç atmaya çekindiðimiz
Mehabetli deryalardýr.
Öðle güneþinin sýcaðýnda derenin eþiðine gidip,
Ruhumuza beden veren
O nergis kokulu su damlalarýný yudumlamaktýr.

Uzunca kilitlenmesidir gözlerinin,
Günlerce uçuþacak olan kelebeklerin geliþine.
Veyahut çok merak etmektir,
Leyla’lar ne koyarlar çeyizlerine?

Hiç kýmýldamayýp sessiz tiyatro eylemektir
Çiçekli sabahlara deðin.
Yaþama aþkýyla kanatlanmasýdýr,
Her sabah günahsýz bedeninin.

Neyse ki saat bahara beþ var
Vakit sabaha yakýn
Çelik bir gemide yolcuyum.
Sehpanýn üstünde bir çay.
Gökyüzünde mehabetli deryayý selamlayan ay.

Kamaramda sabah güneþi
Kamaram iki karýþ.
Çocukluk
Yeryüzünden gökyüzüne
Deðen bir bakýþ.
Fuat Arun
Sosyal Medyada Paylaşın: