Dinle, þimdi sen varsýn Ýsmail’in yerinde
Bir býçak bileniyor, çarklarýnda zamanýn
Benliðin yüzülecek ruhun beraberinde
Tam gözleri önünde bütün ehl-i semanýn
Boþuna semadan koç bekleme, ey maskara
Ruhun göðe çýkacak gül kanlara boyanmýþ
Et, kemik her ne varsa, paylaþacak fukara
Onu piþirmek için, çoktan bir ateþ yanmýþ
Gördüðün karelere »yalan« desin bir insan
O gün aðlayacaksýn, hemi de tam dört saat
Seni derd u gama, gark edecek son haziran
Kabuðu çatlatýnca, »zakkum« gibi hakikat
Diz çöktüðün toprakta, büyük iz býrakacak!
Gözlerinden damlayan katran gibi günahýn
Etrafýnda duranlar, þaþkýn þaþkýn bakacak
Tebessümle bitecek masum meded nigahýn
Yine de korkuyorsun, deðil mi, ey maskara?
Sen de haklýsýn; çünkü mucize bekleyen çok
Bir avuç insana, en son rahim, bir maðara
Heyhat ki hâlâ ona doðru emekleyen yok