Hapishaneden farksýz yattýðým küçük oda
Kokuyor yorgan, yatak, kiraz çiçekli çarþaf
Çile gömleði giymek bu garib yolda moda
Vücudum görmeyecek, ipek, kadife, elyaf
Ýs misali duruyor duvarlardaki nemler
Týrnaðýmla mýsralar karalýyorum gece
Dýþarýda duyulan uðultular, matemler
Bir yetim misali ben dinliyorum sadece
Mihalýççýk’ta saklý bütün mühim þifreler
Deðiþiyor ellerim, yüzüm ve bakýþlarým
Gözüme öyle güzel, göründü ki fareler
Onlarla ayný yerde, geçip gitti kýþlarým
Beþ yüz kadar insanla gireceðim maðara
Gerçek safi sevginin, son mektebi olacak
Dört isim kazýnacak, nurani dört duvara
Çamurlar, kalemimin mürekkebi olacak
Yeni bir mevsim geldi diyecek gülle çiçek
Temiz sevgiyi bilen, cenneti hayal etmez
Gerçek balla dolunca soldaki küçük petek
Her gün yese de onu, vallahi melal etmez