MENÃœLER

Anasayfa

Åžiirler

Yazılar

Forum

Nedir?

Kitap

Bi Cümle

Ä°letiÅŸim

EROLCUĞUN DESTANI
Mustafa Uzelli

EROLCUĞUN DESTANI






Ýstanbul’un taþý topraðý altýn, dediler
Kars elinden kalkýp geldi Erolcuk.
Arþýnladý sokaklarý, daðý taþý aradý
Ya altýn, ya gümüþ, ya pul buldu Erolcuk.

Amcasý, dayýsý, arkadaþlarýný buldu
Birer ikiþer gün onlarýn yanlarýnda kaldý.
Ekmek ikibuçuk lira dediler, Erol’a yol gösterdiler
Aç ve sefil sokakta, kaldý bir gün Erolcuk.

Þimdi Erolcuk ne yapsýn? Yapayalnýz kalmýþtý
Boyuna yaðmur, kar yaðýyordu, mevsim kýþtý
Çaresizdi Erolcuk, bunlara da alýþtý,
Gültepe’de bir sabahçý kahvesi buldu Erolcuk.

Gece yarýsý olmuþtu, kalkýp gitmez
Paralar bitmiþti, otele yetmez
Bir iki çay, yemeðin yerini tutmaz
Uyku bastýrdý, baþýný masaya koydu Erolcuk.

Erolcuk yorgundu, Erolcuk bitkin
Çok geçmeden uykuya daldý Erolcuk.
Ensesinde þaplayan bir þaplaðýn sesiyle
Uyandý, önünde çayýný buldu Erolcuk.

Bir þaplak, bir çay, bir anlýk uyku,
Ýþte, sabahçý kahvelerinde sabahlamak buydu.
Bir yandan iþ aradý, her yere gitti,
Erol’a parasý, bir on gün yetti.

Þimdi açtý Erol, hem parasýz, hem sefil
Tahmin et sonunu Erol’un, gerisini sen bil.
Yolda rastladý ona, romatizma denen hastalýk
Dedi: Ne haber Erol? , Ne haber babalýk?

Bu hastalýk Erol’a, apansýz gelmiþti
Zavallýnýn canýnýn yarýsýný almýþtý
Ayaklarý þiþmiþ, yüzünün rengi solmuþ
Vücuttan da düþmüþtü, bir iskelet kalmýþtý.

Dediler: Arkadaþ bu hastalýkla savaþ
Þiþli Hastanesi’nin yolunu tut yavaþ yavaþ
Aheste aheste hastaneye sekiz günde geldi
Yapýlan iðne ilaçlarý, ya bildi, ya haberi oldu.

Doktorlarla hemþireler, el ele verdiler
Sabaha kadar baþýnda, pervane gibi döndüler
Tanrý gibi, yeni baþtan can verdiler Erol’a
Sabahleyin yine top gibi kalktý Erolcuk.

Erolcuk hafif idi, anadan doðmuþ gibi
Acaba bulunduðu yer neresi idi?
Anlamaya çalýþtý, baktý etrafýna azýcýk
Bir yanda hastalar, bir yanda babacýk...

Erolcuk kuþ gibiydi, Erolcuk uçuyordu,
Erolcuk sevinçliydi,saða sola koþuyordu
Önce babacýða sarýldý, babacýða yanaþtý
Kýrk yýllýk dosttu sanki, ne de çabuk anlaþtý?

Dedi: Oy babacýk, oy sana kurban,
Bardaðýna su koydu, kolonya döktü bir yandan
Babacýk yaþlýydý, babacýk cýlýzdý,
Erolcuk da olmasa, pek çok da yalnýzdý.

Babacýðýn cýlýzkollarýoný açtý kapadý
Babacýðýn sýrtýný sývazladý, okþadý:
’Göreceksin sana nasýl bakacam
Göreceksin, iki günde seni iyi yapacam’’

Sonra diðer hastalarla tanýþtý
Onlarýn kilerine, mutfaðýna yanaþtý
Hastalarýn keselerine bile ortak oldu Erolcuk
Üç günde beþ kilo aldý Erolcuk.

Erol servisin gonca gülüydü,
Servisin þakýyan tek bülbülüydü.
Hastalar ona bakýp bakýp buluyordu sýhat
Geçiyordu zaman anlamadan heyhat.

Gülmek için Çarþaf’a, Gýrgýr’a gerek yoktu
Erol’da gýrgýrlar, marifetler çoktu.
Herkes ona bakýp bakýp gülüyordu
Akþam yatan hastalar, sabaha iyi oluyordu.

Ara sýra hastalarý üzmeden
Çokça sinirlenip, çokça kýzmadan
En kralýna posta koyuyordu:
’Bundan sonra sana bakmak yok’ diyordu.

’Yataðýnda hasta hasta öleceksin
Erol’un kýymetini ondan sonra bileceksin! ’
Az sonra yine barýþýyordu gülerek,
Sarýlarak, yanlarýna gelerek.

Ekmek elden, su gölden kaç gün geçti
Sigarayý da her gün hastalardan içti.
Er geç kadýnlar kovuþuna da dadandý
Onlarý da haraca baðladý, yamandý.

O gün ziyaretçi günüydü, salonlar doldu
Herkesin boy boy ziyaretçisi geldi.
En son gelen babacýðýn kýzýydý,
Erol’un kalbinde duyduðu, yepyeni bir sýzýydý.

Ziyaret saati bitti, ziyaretçiler gitti
Erolcuk da doðruca babacýðýna gitti.
Allem etti, kallem etti, yað çekti
Kýzýný istedi, en sonunda razý etti.

Erolcuk sevinçliydi, babacýðýna döndü yine:
’Kurban olsun Erol sana, Erol sana bakacak!
Yarýn kýz gelecekmi? Erol koluna takacak,
Telgraf çektim köye, baþlýk parasý sayacak...’

Böylece geçti birkaç gün,
Ama Erolcuk bugün üzgün.
Çünkü: Babacýk taburcu olacaktý
Çünkü: Erolcuk yine yalnýz kalacaktý.

Ýþte o gün geldi çattý,
Bizim Erol’da þafak attý.
Babacýðý aldý götürdü oðlu kýzý
Erol’un, kýza takýldý gitti gözü.

Bu dert ile Erolcuk üç yýl daha yattý
Salonlarda, kovuþta çok voltalar attý.
Koyverseler gidecekti sevdiðinin ardýndan
Koyvermedilerkaldý, ölecekti kahrýndan.

Pencereden bakýp ta, görmeseydik yaðan karý
Ýþte geldi diyecektik, hep birlikte baharý.
Ýþte böyle bir günde Erol taburcu olacaktý
Yine Erol’un üstüne karlar yaðacaktý.

O gün baþtabip geldi, doktorlar geldi
Erol’un haline hem aðladý, hem güldü.
Üç gün daha istirahat verdiler
Þu yaðan kar, dinsin bari dediler.

Üç gün daha yan gelip yattý Erol
Yedi içti, eðlendi bol bol.
Erol artýk iyileþti, saðlam vücut kafa kol
’Var mý benimle dövüþecek’ diyordu Erol.

Ilýk bir bahar günü Erol taburcu oldu
Yine tek baþýna yaþam savaþýna koyuldu.
Belki ÝÝstanbul’da kaldý, belki silayý buldu.
Belki yine iþ arar, belki bir baltaya sap oldu.

Aþýk MUSTAFA bu destaný yaza yaza yoruldu
Hasta idi, Erolcuðun sayesinde dirildi
Bu kudret bana, Cenabý Haktan verildi
Ben yazdým, sen de oku Erolcuk...

3-9 Mart 1977 Þiþli Etfal Hastanesi



Mustafa Uzelli



Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.