RENGARENK OYNAŞAN LAMBALAR
RENGARENK OYNAÞIRKEN O ÇÝN LAMBALARI
Annesi hiç susmuyordu insanlar yaþlanýnca çenesine mi vuruyordu yoksa da minik bir çocuðu görünce torun sevgisi mi taþýmak istiyordu? böyle bir torunum olsa ne güzel olurdu diye geçiriyordu belkide içinden
kýzý ile ne çok kavgalar etmiþti son günlerde boþuna diyen telaþesi gülüyordu þimdi
bir masada oturan gemici ve ailesi hiç bir þeyden habersiz servisten memnun gülümsüyorlardý, sadece þaka ile
benim kaným baðýþýklýdýr Gülistan ,sen iyileþemez isen kimse iyileþemez diye gülüyordu
eþine eðildi o gün ev bakmak için buralara geldiðimde bu güzel kýz hasta dediler kanýmýn uyduðunu öðrenince , bu güzel kýza kan verdim dediðinde Gülistan artýk onlara aile diye bakýyordu asla farklý bakamazdý mümkün deðildi
ne þekerler diye gülümsedi ne güzel aile idi restorandýn ön taþlýk yolu Çin kaðýt süslemelerle birde mistik bir orta doðu çanýyla deðiþik sesler çýkarýyordu arada ,
ne güzeldi Batsy deðiþik aksaný ile þarkýlar söylemeye baþladý
Gülistan ýn gitarý ile birlikte herkes söylesin ama ,dediler el çýrpan miniði yanlarýna alarak þarkýlarýna baþladýlar
hiç bir þey yapay deðildi tatlý bir doðallýk masumiyet kýr çiçeklerinin sanki kokularýný yayýyordu ortalýða, gençliðin heyecanlý yaþamýn en güzel dokularýnda açýk havada yýldýzlarýn altýnda uçuyordu þimdi o þarkýlarý
gardiyanlar yoktu artýk ruhunda çok rahattý krallara layýk bir þölende kraliçesi ile eðleniyordu þimdi gemici , o sýrada Gülistan eþinin adýný sordu
Feray dediler
Feray hanýmefendiye bu þarký o halde dediler sesi ne de güzeldi herkes sadece Gülistan’a bakýyordu göz altlarý hala hareliydi
bir þey sürmemiþti ama toparlanacaktý biliyordu zaman gerekiyordu Feray haným o kadar beðendi ki Gülistan’ý
sinsice gülmeye baþladý ben bu kýzý erkek kardeþimle kesinlikle tanýþtýracaðým diyordu o kimseleri hayatýna sokmayan inatçý kardeþim kesinlikle bu kýza bayýlacak bayýlacak diyordu
acele etme bakalým diyen kocasýna
NE GÜZEL ÞEY ÞU YAÞAMAK
Ayaklarýmýn altýnda kayarken dünya uyanýyordum aslýnda
öfkeli meleklerin gazabýydý belki
illa öl emri uçurumlara saldýklarý þu kansýz bedenimi
býrakýn beni gidin þimdi þarkýlarýma doyurun beni
ne güzel bu minik oðlan beni ne çok sevdi
þarkýlarýma geldi dikenli çilekleri yedi
evet ben çok halsizim bir gayret ellerim gitarýn tellerinde
dudaklarýmdan çýkan þarkýlar yorgun hala sesimde
olsun savaþýyorum bak yýlmýyorum
bitti gidiyorum dediðimde
geri dönüyorum hayata her seferinde
yapamýyorum
ayýldým bak bu minik þeyin sesinde
ne þeker þey ne tatlý
yaþamdan dil ucuma damla damla bal damladý
yaþamanýn sýrrý
þu miniðin diken çileði bulanmýþ
o tatlý yüzü rengarenk
pembelerin her tonu
dudaklarýnda mý yoksa saklý
o þekerli tatlarý ?
RENGARENK OYNAÞIRKEN O ÇÝN LAMBALARI
RÜZGARLA TÝTREÞÝYOR O UZUN METALLER
ÇIN_ÇIN SES DALGALARI
DEÐÝÞÝK ÇOK DEÐÝÞÝK ARTIK O RÜZGAR
FARKLI OKUYOR ARTIK
YILDIZLARIN YOLLADIÐI O TATLI ÞARKILARI
...GÜLÝSTAN..
Sosyal Medyada Paylaşın:
demet demet şiir Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.