ç’aðlarýn ötesine ç’aðladýðýn kadýnlýk çölünde ay ve þem’din suskun menkýbede anlatýlmazlýðýn diline dolanýrdý ay ‘yüzün arta kalan arkaik düþlerinde artardým helaline muþtunun içinde kalan içimle içlenirdim sana hüznün pergeliyle çizerdim bir gün geliþini ayný yer, yar gibi tümlenirdim seviliþine
yeniden sýnýrlarda sýrrýný sermiþ uzak ülkeler gibiyim güvercin uçuþunda saklý umudun tan vakti gibi sözlerin tohumu sevginde kalmýþ hasýlatlarýn resmi sonucuyum filizi kalbinde yeþermiþ yarýnlarýn yar sarmaþýðýyým sarýlýþýnla baþlar diriliþe Tahalýðým
sermayem senin gelemediðin her dem arýnacak zamanýn kazancýnda bilenir umudum aþk coðrafyasýnda seni de leyla’dan öte kent yaptým gayrý, severek giderek hatta gelmeyerek ölebilirsin gayrý ,adým mecnunluðun hizasýna yazýlý yazgý yazýtý
eskimiþ radyolarda eskimemiþ þarký gibi içimde çalardýn adýný kavururdu her söz, her özden arta kalýþ bütün kâinatý kapsamýna alan bakýþýndaydý ufkum bütün göðü ay yüzüne saran anlarýn seyrindeydi hasretim yüzölçümünü yüzünle büyüyen güleç kentin reisiydim severek yönetirdim kendimi