yine bir yaðmur ertesi topraðýnýn kokusu
buram buram þimdi
uzak bir mevsimden rüzgarýn esintisi
kuruyan yapraklarýn iklimsiz sürükleniþi kadere
nemli gözlerin buðusunda bahara hasret
ve bende senin yokluðun
karanlýk kuyularda
yalnýzlýðýn ölü kuþlarý okþayan elleri
tenimde vakti geçmiþ kýþlarýn özlemi
dilim lal
bedenimde can hasreti
yükü gün güne daha aðýr bir yalnýzlýk
gün gün daha solgunlaþan renklerin siyaha dönüþü
ertelenmiþ kavuþmalarý çaðýran takvim yapraklarý
yorgun bir yoksulluðun
can sesinden yoksunluðun
zemheri ayazýdýr þimdi suskunluðum
kaç mevsim ötesinde kaldý çocuk sevinçlerimiz
mutluluk
gözlerimde gözlerin açardý geceden sabahlarý
eksilmezdi ipek saçlarýnda
yapraðý renk renk güllerin kývrýmlarý
ve bal rengiydi gözlerinde yansýyan gün ýþýklarý
sen yoksun þimdi
hasretlerin var bak ellerimde
gülümseyiþlerimizi kaybetmiþliðim bir de
oysa ,
sana gülümsemeliyim biliyorum
görememek benim eksikliðimden
yanýmdasýn elbet hala
sen beni görebiliyorsun
ben seni göremiyorum
bu belki bir haksýzlýk evet
hep keþke diyorum
keþke ,
ben de görebilseydim seni
göz göze gelebilseydik
duyabilseydim sesini yine eskisi gibi
yine saçlarýmý okþadýðýný bilebilseydim
dizlerinde uyuturken
yine ninniler söyleyebilseydin bana
ne olurdu diyorum iþte
affet hüzünlerimi
sen bakma benim bu hallerime
yine de gülümsemek var aslýnda
herþeye raðmen gülümseyebilmek biliyorum ben de
bulabilseydim izlerini
gülümseyebilirdim belki ben de sana
senden rica etsem , bana eskimiþ gülüþlerimizi gönderebilir misin ...