Gül bir gün çok sýkýlmýþ. Diken o kadar dikenli ki, kim elini atsa dikenden geri çekiyormuþ elini. Gül dayanamamýþ dikene baðýrmýþ. Yeter artýk nedir senden çektiðim. Beni sevenler senin yüzünden bana dokunamýyor diye. Diken çok üzülmüþ bu duruma ve güle sormuþ. Ne yapmamý istersin, söyle senin için ne yapabilir?. Gül cevap vermiþ; yeter git baþýmdan rahat býrak beni, seni istemiyorum demiþ. Bunu duyan diken boynu eðik bir þekilde gülü terk etmiþ. Gülü dikensiz gören her el gül ü tutmaya baþlamýþ. Bir zaman sonra gül incinmiþ kýrýlmýþ daðýlmýþ. Ýþte o zaman dikenin kýymetini anlamýþ ve dikene baðýrmýþ Gel ne olur gel kurtar beni, virane oldum yaban ellerde. Bu duruma dayanamayan diken koþa koþa gelmiþ dikene sarýlmýþ tekrardan ve güle demiþ ki; sen beni yolladýn ama yaban ellerde virane oldun, benim kýymetimi bilemedin. Gül sormuþ; senin kýymetini nasýl anlayabilirim ki, bana olan faydan nedir? Diken cevap vermiþ; seni tutmak isteyen her el önce beni göze almalý, göze alan kiþi ise seni gerçek seven olmalý der ve gülü kucaklar.
’Hayatýn her alanýnda zaman zaman zorluklar ve sýkýntýlarla karþýlaþýyoruz. Çünkü hayat mutluluk, kolaylýk, ferahlýk ve güzellikleri içinde barýndýrdýðý gibi sýkýntý, zorluk ve mutsuzluklarý da barýndýrýr. Ama mutlu olmak veya mutsuz olmak elimizde… Bu iki zýt duygu, bakýþ açýmýz ve algýlarýmýzýn etkisi altýnda. Aile hayatýmýz baþta olmak üzere, iþimizde ve tüm sosyal çevremizde, kiþisel bir takým problemlerden kaynaklanan zorluk ve sýkýntýlarý da hepimiz farklý þekillerde yaþayabiliyoruz. Kimimiz olaylarý büyütüyor; nefis, gurur, kin, haset gibi kötü hallere dönüþtürüyor. Bazýlarýmýz ise bunu “gül tabiatýyla” karþýlayýp hoþ beraberliklere ve güzel huylara dönüþtürüyor. Yani; sabýr, hoþgörü, sevgi ve güzel geçim gibi…’
Hz. Mevlânâ, “Gül, o güzel kokuyu diken ile hoþ geçindiði için kazandý” der. Ve güzel geçim için bazý zorluklara katlanýlmasý gerektiðini dile getirir. Bu konuyu güzel bir temsille gülün dilinden þöyle anlatýr: “Gül, o güzel kokuyu diken ile hoþ geçindiði için kazandý. Bu gerçeði gülden de iþit. Bak, o ne diyor: - Dikenle beraber bulunduðum için neden gama düþeyim, neden kendimi kedere sokayým? Ben ki gülmeyi, o kötü huylu dikenin beraberliðine katlandýðým için elde ettim. Onun sayesinde dünyaya güzellikler ve hoþ kokular sunma imkânýna kavuþtum.” Güzel geçimli olmanýn sýrrý “gül tabiatýnda” gizli. Bu yüzden Hz. Mevlana, “ önemli olan gül tabiatlý olabilmektir” der.
’Yani bu dünya bahçesinde dikenleri görüp, onlardan incinip dikenleþmek deðil, araya kýþ gibi çileler girse bile onlarý bahar iklimiyle kucaklayarak, bütün âleme bir gül olabilmektir.’
’Gülün güzel kokulu olmasý, onun dikenlere katlanmasýdýr. Zira gülün dostu dikendir. Hiçbir güzellik yoktur ki güçlüklerin, çilelerin ardýnda gizlenmiþ olmasýn. Gaflet dikenini aþmadan ayýklýk gülistanýna kavuþulamaz. Gözyaþý dikenlerini aþmadan gülmeye hak kazanýlamaz. Dikensiz gül yoktur; ama gülsüz pek çok diken vardýr. Gül olabilmek. Güneþle uyanýp, fýrtýnayý selamlayabilmek; yýldýzlara göz kýrpýp, ayla sohbet edebilmek; yaðmurun, topraðýn kokusu ile yoðrula bilmek; her yerde her zaman gül kalabilmek... Kaktüslere gül kokusunu neþredip, kargalara dahi aþký öðretebilmek!.. Bir gece aydýnlanýr mý ufuklar gerçekten..’ dedim üç noktayla sözü þiire býraktým...
Beyaz Bir Taþ...
Kristal Buz gibi bir beyaz taþ dikili baþucumda Kalktým baktým dimdik duruyor karþýmda Ama inan senden daha sýcak daha yakýn bana O senin gibi deðilmiþ senin yaptýklarýný yapmýyor Seviyorum diye bana yalan söylemiyor Sahte sözlerle, gülüþlerle beni kandýrmýyor Eðri deðil dimdik karþýmda duruyor Dýþý gibi içi de beyaz bunu anlýyor musun? Sen biliyor musun?. Sende günü gelecek yanacaksýn Seni sevdiðimi çok geç anlayacaksýn Ama sen var ya sen çok geç kalmýþ olacaksýn Ýþte o zaman adresimi soracaksýn Ve o beyaz taþta sen adýmý bulacaksýn Gözlerinde yaþlarla boðulacaksýn Ömer Sabri Kurþun diye okuyacaksýn Boþ ver, dedim ya; çok geç kalmýþ olacaksýn...
10.02.2014 Ömer Sabri Kurþun Sosyal Medyada Paylaşın:
Ömer Sabri KURŞUN Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.