o þehirin içine her daldýðýmda kalabalýk bir kanaattý insanlar bana
o þehirden geri döndüðümde ise yalnýzlýk zanaattý bana
körden gebe kalan bir gecenin çocuðudur yalnýzlýk
bu cümleleri býrak ve çýk gel
kül suyu toparlamýþ þehirlerin alnýndan
dudaklarýmý boðarak akýyor bu þiir
gül’ü külünden belki
zayi bir makamýn sýrtý ile seyyaha dönmüþken yüzümü
yol aralar bir denli bir benli sayýklamalar
tamamlar cümlelerimi
kurduyla vurulur demiþliðimden geliyorum
ve taze harf satan bir tüccarýn emeðinden
sesi hýrpalanmýþ bin þifa tasýnda hafýzýmýn
soluðum kaynýyor kabýmda
ýslýðýn pencerede uyandýðý çocukluðum diyorum
bazý bazý hatýrý kývamýnda gözlerinin
sonra birbirinin sýrtýna yüklü birikintilerden toparlýyorum seni
ben hep oralarda deðilim þaré
arada bir buralara da gel diyorum
aklýmý devirmiþken külün suyuna
þakaðým aðýna takýlýyor iþte gözlerinin
orada bir fikirli zaman aðzý kuyu
nicedir yankýyý aþ ediyor zihnime
taþý damaðýmdan kopmuþ gibi
ve sesleniþi yol kokulu sevgilim
o benim mevsim olmadýðýmý zikreden
kehribar kokusuna eðimli zikrim
sefil bir öykü rendeleyip
yaðmurla sunuyorum
zemin aðýrlýyor beni
topuðum toparlanmýþ hani
kýþ gözlü bir þiir gibi
anca gözlerinle duyuyorum bu þehri
o rabbani
o yaðmur sonu
tenha
baðýþlýyor emanetini
þaré
bin telve yumaðýdýr gözlerin
e var gerisini sen düþün