Gözleri tetik gibi çekilmiþ bir bakýþ defnedildi boþluða ki gözlerinin rengi sakallarýndan da uzundu... Hasýlý yol yordam bilmeyen bir býçaðýn âmâ kenarý ilendi kan sýzdýrmayan kefene;
ne de derindi avlularý adýmlar boyu merdivenler hadým edilirdi... Býçaktým ama bilirdim satýr satýr beslerdim kesiklerini... En çok da kadýnlarýn göðüslerini; iki dudaðýn arasýndaki bir elma gibi Âdemliðimi kovuyor cehennemimden...
Kýnýnda bir ince karaltý; geceden beri, körlükten öte... Kangreni bileyliyor ustasý, týrnaklarýna sürte sürte... Etten keskin, kandan sert deðil ya, elbet vardýr bir zaafý; hadi çöz kaburgalarýný damarlarýna kurtlar sürüle; merhem niyetine, sürgün diyetine...
Ne de uzaktý dilleri çocuklarý doðuþtan ölü kadýnlarý rahimlerinden zincirli... Býrakýn da bir nefes çelik susayým býrakýn da bir yudum yara olayým Ama hayýr ben býçaðým ve yara evladýmdýr... Bari kabuklar örtmeyin o etten mezarýn üstüne! Sosyal Medyada Paylaşın:
imge_ve_sanrı Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.