Sigaramýn salkým saçak dumanýnda
Sözümün sýrýlsýklam terli yanlarýyla
Gürültüsüz duygularýmýn çýrpýnýþlarýnda
Çaresiz kalýp düþlerimi yitirdiðimde
Size hep anlam yüklü
Þiirler yazmak istedim
Umulmadýk bir anda
Duyumsayýp ýssýz hasretimi
Birden bitiverdiniz
Kalemimin ucundaki küllerin içinde
Ben kim miyim;
Ben,
Körfeze düþen ay ýþýðýný umarsýzca toplayan kadýn.
Ay’ ýn ürkek bakýþlarý altýnda
Beyaz yataðýmýn o en sabýrsýz sýnýrýnda
Pürtelaþ korkularýmý katýverseniz ya
Efsunlu yanýnýza
Ýþte o zaman,
Sustuðunuz yerde tanýdýk geleceðim
Teninizdeki usul dalgalara.
Siz de hiç çekinmeden kasýrgalar koparýnýz
Ýmbat esintileriyle vurgun yemiþ tutsaklýðýmda.
Siz, siz kimsiniz ki;
Bu denli yakýn
Bu denli tanýdýk
Ben size
Bu denli uzak…
Bilmediðiniz yerlerde
Titreyen kýrgýn nefesimle
Üþüyen soluðunuzu öpmek istiyorum
Alev alev sarmaladýðýnda
Bir mavi sýzý içinizi
Uzak sesiniz olmak istiyorum…
Çýkmaz sokaklarýn en tenha yerinde
Dudaðýnýza býraktýðým izden
Sizi düþünüp bu denli istemek suçundan
Tutuklu kýlacaklar bir gün beni
Ve yakamozun yalnýzlýðý tanýklýk edecek yokluðuma.
Çok görmeyip
Gamzenize saklasaydýnýz,
Ne olurdu bir tebessümünüzle örtseydiniz üzerimi
Bulamazlardýki beni.
Unutmayýnýz!
Siz giderken benden,
Yokluðunuzda tadayým diye
Hiç sakýnmadan dudak izinizi býraktýnýz
Sahi
Sahi;
Hiç bildiniz mi
Sizi nasýl sevdiðimi ?
Sahi;
Gelmiþ miydiniz ki...