taş sektirmeli drama

’Dünden bahsetme’ dedi,
yeþil bir susamuru yürüdü göz bebeklerine
dün hiç olmadý, zandasýn.  

’Bu bir inkar’ dedim ,
bubi tuzaðýna yakalanmýþ ceylanmýþcasýna titredi.  
’Ya yarýn ?’ dedim, ’yarýn da yok’ dedi ve baþýný çevirdi.  

’hafýzamý, bu fikre feda etmeli miyim ?’diye düþündüm...

Pis pis güldüðünü hissettim, yüzünü bana döndü,
dudaklarýndan küçük bir tilki yürüdü kulak ardýna.  

Köþede yaþlý bir dilenci el açmýþ gelecek dileniyordu.  
Onu iþaret ettim,  
’Ya bu  adam ne istiyor  o zaman?’ diyerek.  
Dudaklarýndaki tilki çoktan kaybolmuþtu   ve geçmiþi de.  

Haklý olduðunu biliyordum
ama mazimi ellerine vermek iþime gelmiyordu.  

Onun iþine gelmeyen ise benimle çene çalmaktý.

’Onun ’ dedi dilenciyi gösteren elinin üzerinde
iki burunlu bir þam þeytaný bana bakýyorken,  
’onun bu günü hiç olmadý’.    

Yerden bir avuç vesvese alýp denizin üzerinde sektirdim.
Düþ’üme döndüm.  
Hayalime  
Kendi bakýþ açýma

Ellerimle yarattýðým cennetime
içine sýðdýramadýðým kendimle,
kendime döndüm.

Sarý bir ölüm geçti yanýmdan koþarak,
eþgali belirlenemeyen  bir hastalýðýn kovaladýðý.  
Görmezden gelir gibi yaptým.
Az ileride epeyce eskimiþ bir çocukluk,  
çatlak bir bilgelik eþliðinde þarký söylüyordu.    

’ Hiçbir güneþ,  aþk kadar ýsýtmadý gezegeni diyorken simurg
yakasýna taktýðý otuz renge gülümsüyorken simurg
ey simurg gel bana sýrrýný ver simurg ’

kaçtým
kaçtým
kaçtým

Ardýma baksam taþ olacaktým  !


    Nil      31 ekim 201~
Sosyal Medyada Paylaşın: