haset etmeyeceğim amma,sosyal hayat tutmuyor yama
yarsuad
haset etmeyeceğim amma,sosyal hayat tutmuyor yama
haset,haset yer bitirir, insaný
haset etme,kýrgýn gönül
gýpta tamahtan kurtarýr insaný
gýpta ya alýþtýrak dillerimiz gönül
bilirim sevgililere yerinir sin
mala, mülke imrenir sin
mevkiye makama özenirsin
hakka ayan hallerimiz gönül
þeytanda hile, nefiste zaaf çok
zaaflarla imtihan eder hak
güller kullar, bahçývan hak
keser,budar dallarýmýz gönül
bahçývan’ ca budanan gül , ’sýzlar’
bahçývan der;’baharda dirilmen’ için
kýþ geçer, baharda bülbül ’nazlar’
budandýðýn unutur, güllerimiz gönül
’hikmeti hüda’ dan sual olmaz
dünyadýr, kimseye baki kalmaz
istemesin bilen, inan mahrum olmaz
Kerem Ganiye çýkarsa ,yollarýmýz gönül
Hakka eðilen baþý, baþkasý eðemez
muþanba la koy sandýða, kimse görmez
Musa misali ,firavun dokunup deðmez
Hak,enbiya kýssalarý anlatýr ’dinlerim’ gönül
Yarsuadý ,haset etmeyeceðim amma
sosyal hayat tutmuyor yama
mala ,mülke ,makama hasetten geçtik amma
güzel huylu ,þirin sözlü yarý;diller ’Dillerimiz’ gönül
kelimeler;
HASET:
‘Haset ve kýskançlýk’, baþkalarýný bulunduklarý durumdan dolayý kýskanmak, çekememek ve onlarýn olmamasýný istemek, demektir.Haset eden kimseye ‘Hasit’ denir.
Haset, tedavisi mümkün olmayan en öldürücü ahlâk hastalýklarýndandýr. Haset eden kimse baþkasýnýn iyiliðine ve elindeki nimetlere üzülür, hatta bu nimetlerin onun elinden gitmesini ister. Gitmediðinde üzüntüsü artar. Bu hususta denilir ki: ‘Hased öyle bir ruh hastalýðýdýr ki, ona hiç bir doktor çare bulamaz. Yeter ki Allah (c.c.)’ýn yardýmý tahakkuk etsin.’ Bu nedenle haset, Müslümanýn hayýrlý amellerini yok eden çok çirkin bir ahlâktýr.
GIPTA;
Kur’ân’da gýpta kelimesi geçmemektedir. Ancak "... Allah’tan O’nun lütfunu isteyin" (Nisâ, 4/32) meâlindeki âyet ve benzeri âyetlerde gýpta kastedilmiþtir. Ayrýca hayýrda yarýþmayý öðütleyen âyetlerde de gýpta ve münâfese teþvik edilmiþtir (bk. Bakara, 2/148; Mü’minûn, 23/61; Mutaffifîn, 83/18-26). Hz. Peygamber de, "Ancak iki kiþiye imrenilir, bunlardan biri Allah’ýn kendisine mal verdiði ve bu malý Hak yolunda tüketme iradesine sahip kýldýðý kiþi, diðeri de Allah’ýn kendisine ilim verdiði, hem bu ilimle amel eden hem de onu baþkasýna öðreten kiþidir" (Buhârî, Ýlim, 15. zekât, 5. Müsned, II/9, 36) buyurmak suretiyle Müslümanlarýn baþkalarýnýn elinde bulunan nimetleri kýskanmadan kendilerinin de ayný þeyleri elde etmek için gayret göstermelerini öðütlemiþtir.
Özetle; Sözlükte "incelemek, araþtýrmak, yoklamak" gibi anlamlara gelen "gabt" kökünden türetilen gýbta kelimesi, nimete kavuþma arzusu, sevinç demektir. Bir ahlâk terimi olarak ise, kiþinin baþkalarýnýn sahip olduðu maddî veya manevî imkân ve meziyetlere imrenmesi, onun elindeki nimetlerin yok olmasýný istemeksizin kendisinin de ayný þeylere kavuþmayý arzulamasý anlamýnda kullanýlmaktadýr.
(ALINTI-DERLEME)
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.