hikmetakca
Ölmeyen Aşk...
hikmetakca

Ölmeyen Aşk...


Ölmeyen Aşk...

Tek dayanağım ,
Toprak diye düşünüyorum.
Toprak bir hoş kokuyor,
Toprak kan kokuyor atalarca.

Bir özlem bendeki,
beni benden alan,
beni sonzuzluktan uzaklara çeken...

Hani benim ekmeğim,suyum,
Güneşim baharım çiçeklerim.

Oysa ben,
Gönlümdeki bu ölmeyen aşkın özemiyle
umutlarımı ellerime alır,
Olgunlaşmış ilkbahar meyvesi gibi
Mutluluk diye yerim diyordum.

Aşk bir din,
Sevmek ibadetse eğer,
Ben aşığım...

Bu aşk için yaratılmış,
Bu aşk için yaşıyorum.

Karanlık, aşkımın en büyük düşmanı
Ve bütün arzularım aşkıma dayanmışsa ,
Karanlığa karşı amansız bir savaş açmalıyım.

En büyük silahım,gönlümce azmim,
En küçük silahımsa
Alemin en yakıcı ateşi Güneş olmalı.

Ben sırılsıklam aşığım arkadaş,
sevdiğimi sana nasıl tarif etsem?

Pırıl pırıl bakışları,
Gözleri var desem
Yalan....

Kirpikleri çelikten ok,
Hilal kaşlı ,al al yanaklı desem
Yalan....

İpek saçlı,
İnce zarif parmaklı,ak elli desem,
Yalan...

Fidan boylu,
Çocuksu yüzü var desem
Yalan...

O...
Cümlelerle tarif edilip,
Kitaplarla anlatılamaz.

Görülüpte,
Yaşanması imkansız düşler,
ulaşılması güç,
Özlem,Sevgi diyarında yaşar O....

Ben Öyle bir şeye aşık oldum ki;
Bana benden yakın.

O’nun için yaşayıp,
O’nun için sevmesini bilmeyenler,
Bir başka bakış,
Bir başka tebessüm
Bir başka aşk istesinler
Bir başka zamandan...

Oysa ben;
Gönlümdeki Türkiye için
Türkiye’m
Dünyanın cenneti diyebilmek için
Aşık oldum...

Toprağı bir mücevher,
Cennet vatanım olan
Anadolu’m için aşık oldum

vatanıma
Türkiye’me aşık oldum...
(Ne mutlu Yüreğinde bu aşkı hissedebilenlere......)
Hikmet AKÇA

Sosyal Medyada Paylaşın:



(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.