Bugün bana tamamen yabancý bir mekânda
Anýlarla baþ baþa kalarak taþtým bugün
Bilinmez bir yerlerde yalancý bir mekânda
Yakýyordum kendimi harlý ateþtim bugün
Bir yaným cehennemi andýrýyor gibiydi
Beride biri beni kandýrýyor gibiydi
Yaþadýðým yer zindan hücrem deniz dibiydi
Nerden düþtü aklýma dertleri deþtim bugün
“Mekânlar,” demiþti pir, “mekânlar deyip geçme”
“Bak kýzým nefse uyup, sakýn ha zehir içme”
“Ellerin kumaþýndan kendine esvap biçme”
Bunu duyup kendimle içten ödeþtim bugün
Alýp baþýmý gittim oturdum bir zirveye
Düþündüm de baþýmý acaba vursam neye
Neden attým kendimi bu yabancý haneye
Duvardaki taþlarla ayrýlmaz eþtim bugün
Bir ses duydum uzaktan anlamsýz bakakaldým
Git mi diyordu bana; kal mý? Apýþýp kaldým
Tutundum bir kayaya öyle yapýþýp kaldým
Anlattým dertlerimi çile üleþtim bugün
Geç geçten uyanýnca baktým baþým dönüyor
Gördüm dumanlý halde gökten bir þey iniyor
Yoksa yanýlgý mýydý? Gözde fer mi sönüyor?
Hiç emin olamadým halime þaþtým bugün
NÝLÜFER SARP