yaþamý taþýdýnýz ama ölümü sýrtlandýnýz gibime geliyor
çýðýrýndan çýkmýþ zamana ev sahipliði yapmanýz ne hoþ!
belki bugünlerde gelmelisiniz kendinizi bir yerlerde býrakýp..
uzun yolculuklar varken biletinizi bu dünya’ya kesmeniz...
ufukta saklanan melekler el salladýðýnda bazen yara izlerine bakabilmeli insan hiçbir gece içimiz kadar karanlýk deðil oysa ’neredesin’ dendiðin de ay arasýna kaçmayý býrak gün gelip kesilecek içimizdeki çocuðun çýðlýðý..
gecenin dibinde bir þenlik paslý yüzler týrmanýyor þiirin merdiveninden kabasý taslaðýndan yalnýz iken kulaðýma küpe ediyorum leyla’yý..
aklýmýn önüne delilik kahkülü serpiþtirirken soysuz sokaklarýn kör sahipleri tarafýndan karþýlanýyorum dilimin üstünde uyutuyorum kötülüklerin anasýný..
yorgunluðun pençesinden yiyorum çalýmý çekiverin yaðmurun perdesini birkaç saat sonra seviþmeliyim güneþ’in ta kendisiyle..
-kasýrgadan kaçarken rüzgarý avlamak sizin neyinize? demeyiniz.
gölgelerin esnemesinde dinleniyor kulaklarým hayatýn nanik tarafýnda oturanlarýn bal diyerek sirke satmalarýna sizde aldanmýþsýnýzdýr en az bir kez
sýrrý bil! zamanýn sana deðil senin ona geç kalman gerek.
dört tarafýmdan geçen hayatlarýn, ölümüne konuðum.