sadakat;
kapý dibindeki demir direðe kalýn zincirle baðlý köpekten,
ya da altýn kafesinde göðün hayalini kuran bir kuþtan farký olmalý en azýndan,
ne saygýdan doðmalý,
ne de merhamet mani olmalý iradeye,,
sadakat;
zincirle baðlanamaz,
kafesinde hapsolanýn deðil,
kafeste taþýnan kalbin dýþýna örülen duvarlar arasýnda hapsedilenindir,
sadakat;
ilk kez yalan söyleyememektir mesela,
mesela,,
yalan söyleyecek bir þeyin kalmamasýna giden deðiþimin adýdýr,
ne süre sýnýrý vardýr,
ne vefa tanýr sadakat,
ne de ahde vefaya boyun büker öyle,,
ve sadakat;
ayrýlýkla feshetmez kendini,
çünkü aþk,,baðýmsýzdýr senden,
ondan ve diðerlerinden,,
týpký sadakat gibi,,
nisan 21,56