Sabahýn ilk saatleri …
Dünden kalma yorgunluðumu
Göz kapaklarýmda ovalýyorum
Sarhoþ adýmlarým, zor gidiyor lavaboya.
Çeþmenin kornasýndan
Huzura muhalif akýyor, soðuk sular
Birden aynaya takýldý gözlerim
Cirpit tutmuþ kirpiklerimde
Kederli duygularým
Hazin hazin bakýyor, aynadan
Yazýn son sýcaklýðýný uðurluyor
Son baharýn poyrazý
Ýklimler deðiþik, günler kýsa, geceler uzun
Gardýropta bekleyen kýyafetler
Yaz mevsimi ilgisizliðinde
Garip kalmýþ kýyafetlerim, benim gibi!
Yaklaþtým cam kenarýna
Araladým, dertlerimi kucaklayan mahrem sarýlý perdesini
Siyim siyim, yaðan yaðmur
Gözyaþlarýma eþlik ediyor
Yorulmuþ kalbim, sararmýþ benzim
Kýsýlmýþ sesimle
Mýrýldanýp, iç çekiyorum…
Her aklýma hazanýn geldiðinde
Aðýr aðýr, iniyorum merdiven basamaklarýný
Bahçeye açýlan kapýyý olanca gücümle itiyorum
Baþýma yaðmur damlalarý eþliðinde düþen
Son kalmýþ ayva yapraðý da terk ediyordu
Ana kucaðýný
Ve yol arkadaþýmla, revan oluyorum
Stres yüklü günün kucaðýna
Seyrimin arasýndan her yer kurþuni görünüyor
Yaðmur yüklü bulutlar kaplamýþ
Küre ormanlarýný
Ve sen; ey son bahar sarýsý duygularým!
Daha kaç keder ekip, kaç çile biçeceksin?
Ve sen, ey yaþlanmýþ yorgun beden !
Zinhar; hazan vakti çok yakýn
Bir gün mutlak sende, yaprak gibi düþeceksin.
Nuh Comba