Solgun bir gül gibi sustu akþam
Þimdi Salya sümük suratlar
Dolanýr sokaklarda
Ben sensizliðine içip aðlarken
Yaðmurlar nemlendirmeye
Hüzün kýzýl rengiyle
Gülümsemeye baþlar karþýmda
O zamanda
Ben ne kadar susulacaksa
Ýþte O kadar susarým aþka
Eskiden ruhumu okþardý’ya þarkýlar
Artýk okþamýyor
Aksine kirli eller gibi çarpýyor suratýma
Baðýmsýzlýðým ele veriyor kendini
Teslim oluyor hayata
Ve ben
Kaderime ne kadar susulacaksa
Ýþte O kadar susuyorum
Biliyorum
Artýk imkansýz aþklarý anlatan romanlar gibi
Kavuþmamýz yasak
Buluþmamýz imkansýz
Seviþmeler düþlere kaldýrýldý
Sen sahili olmayan denizlere yelken açtýn
Ben sýðýnacak liman bulamadým
Bu yüzden ne kadar susabildimse
Sustum,kaldým dertlerimle baþbaþa
Aslýnda çok haykýrmak istedim
Sesim þehirde çalkalansýn
Ýsyaným tüm dünyayý sarsýn istedim
Boðazým düðümlenmiþti sanki
K o n u þ a m a d ý m
Seni ne kadar sevdiðimi
Bir kez olsun haykýramadým
Ben her zaman kolayý seçtim
Ne kadar susulacaksa
O kadar sustum SANA
Artýk ikimizde devrik cümleler gibiyiz
Onlar yapraklarda devrik
Biz yalan mý yalan dünyada
Onlar sayfalarda aðlýyor
Biz;
Bizi bu hale düþüren kadere
Ýkimizinde buluþma noktasý ayný
Sözde olsa devrik sonuçta
Anlamý farklý olsada,OLMASADA
Baþka anlam yükleyemiyorum
Bizi anlatýyor ’devrik’ dedikleri þey
Neyse boþver bunlarý sen
Hadi yine gülümse HAYATA
Bende ne kadar susulacaksa
Ýþte O KADAR SUSAYIM SANA
yazan Seslendiren Kalemi Kýrýk Mehmet Aküzüm