sana tutulmamak için savaþýrken kendimle aþktan yiyeceðim bu kaçýncý darbe derken... sakýnýnca kendimi azalan manalardan, kaybedecek hiçbir þeyim olmadýðý halde mýþ gibi yaptýðým... sen mi daha yaralýsýn ben mi? içime býrakýp gittiðin bu sýzýndan sonra ne yapabilirim sanýyorsun.? bir gün tanrýça gibi hissederken kendimi ertesi gün hayatýnýn en uzaðýna atýyorsun... her yazdýðýný okudum, okurken yükselen ateþimi düþüremedim... sana söylemiþtim, bu iki savaþçý, yorgun ama güçlü savaþçý... bizim savaþýmýzýn benzeri daha yaþanmadý... hazýrmýsýn? ölmeye ya da öldürmeye? kaçamýyorum artýk, yolumu þaþýrdým... koy beni, düþlerinin yerine demiþtim... beni içine koyacaðýn düþün kalmadý mý? neydi istediðin? benmiydim, yoksa eski aþklarýndan kalan bir acýmý sana intikam alma hýrsý býraktý? kelimeler... ahh o kelimeler deðilmiydi aklýmý baþýmdan alan... artýk ölesiye korktuðum kelimelerin... þimdi onlarý benden saklayacak mýsýn? sakla... istersen bir daha hiç konuþma... ya da en adi sözcüklerle çýk karþýma... gocunmayacaðým... gitmek mi istiyorsun, kalmakmý? birgün beni tanrýça yapýp, ertesi gün en uzaðýna atan...