bazen öylesine ümitlenir insan
açar kollarýný kartal edasýnda
semanýn uçsuz bucaksýz
deryasýnda süzlür, süzülür
ne gam kalýr, ne keder
mutluluk sahrasýnda
uçar dolaþýr
bazen bir aðacýn altýnda
yorgun argýn oturur insan
küçük bir ot fidesi iliþir gözlerine
baktýkça o fideye içine girer
çýnar aðacýna dönüþtüðünü
ve dallarý arasýnda
hayalin badallarýnda
yükselir aðacýn zirvesine
insan
bazen elinden düþen
doksan dokuzlu tespih tanesinde
bir cismin sureti görünür
bazen damla birikintisi karýnca gölünde
su yüzündeki karýncanýn yerinde
kendini okyanusun derinliðinde
boðulurken görürsün
bazen bir kaplumbaða gibi çekilirsin içine
dertlerinle sarmaþ dolaþ olursun
bazen susar insan, iþte o an!
sustukça içine kan kusar
cehaletin vizyonunda
filmini izlersin
ve
bunca hayali yolculuðun sonunda
bir talkýn duyulur keþmekeþ duygular arasýnda
uyanýr, irkilir, döner, kaldýðý yere iner insan
yalnýz baþýna ýssýz bir yere
orasý belki de bir daðdýr
deredir, yada çok yüksek bir yerdir
uçurumdur
vesselam kimsesizdir
uca gelir tam ömrün son nefesini hissedersin
titrer, titrer ve öze gelir insan
heyhat sen ne kadar üzersen üz
tefekkür sende baþlar sende biter
uçurumun ucunda da olsa
zindanýn dibinde de olsa,
imanlý insan özdedir, düzdedir
senden asla vazgeçmeyeceðim der
ve þükründen zerre kadar eksiltmez
daima sahibini över ve yine ona döner
bir mýrýltý duyulur
yorgun bedenin sessizliðinden
koyma kimseyi zorda yarabbi
yükleme sýrtýmýza evhamý vesveseyi
dünyanýn külfetinden
günün zilletinden
karanlýðýn gamýndan
cehennemin þiddetinden
sana sýðýnýrým.