Kabuğu dizginsiz yaralar sütleğen kanamalarda
Biteviye bir þehre çýðlýðým;
kanadý halkalanmýþ güvercinler
hep ayný terennümle þakýyorlar
soðuk ölüler geçen gece ayazýnda
Aklýmý yitirdiðimin ertesi…
solgun bir heykele yüz sürüyorum
gazeli yeni düþmüþ incir aðacý altýnda
ýraða soyunmuþ endamlarýn dizinde
istememekti oysa en bizim olmayaný
Yýrtýðý süzgün mabet kuþlarý!
kaldýrýmsýz caddelere çarptý kanatlarý
evladiyelik gelinlerin tül perdelerine
oysa bilindik yazgýlara mühürlendi
fikri alýnmayan sabiler…
Kurnasýna yýlan süzüðü ahlar;
ihanet gözlükleri kör baþlangýçlarda
yaylým ateþli sevdalarýn son hükmü
kýrýntý zamanlarda arýyor Leyla
çöl serabýnda Mecnunu…
Hiç kýrma!
kalbe hançerlenmiþ gül yanýklarý
ne yanýna bakarsýn gün telaþlarýnýn
kýyametin derin girdaplarýnda
kabuðu dizginsiz yaralar biter
sütleðen kanamalarda…
Aþk!
dolu dizgin bir aygýrýn son nefesi
ateþsiz nefesleri tutmaktýr aþk
çýlgýn baþlangýçlara ilk olmak
ve zafer nidalarýyla bir gönlü
fethetmektir…
Þimdi!
ihramsýz badirelerin dudaðýnda
yürek sarmak zamaný üstelik
kaçýncý yalan deyip aldanmadan
“Yýlandan korkmam yalandan korktuðum kadar…”
Sosyal Medyada Paylaşın:
Ali Ekber Hırlak Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.