YILDIZLARIN ALTINDAKİ KAĞNI
Ýki köhne býçkýhane daðýn orda.
Ýner eski Bukova yolu köye doðru.
Gecenin içinde gýcýrdar durur
tahta yüklü yedi kaðný.
Arkada, karanlýkta, yan yana,
ilkokul öðretmeniyle arabacý,
yol alýrken tütün içer laflarlar,
seyrederek evreni, yýldýzlarý.
"Ýnanasým gelmez benim sen ne desen,
Samanyolu yýldýzlardan nasýl olur.
Tanrýdýr rüzgâr estiðinde gökyüzüne biçim veren.
O saat has buðdayýn ince çiçeði savrulur."
Susar öðretmen, dinleyerek
yaþlý adamýn dediklerini bir bir,
ve tahtalara uzanmýþ dalar
binlerce yýldýza.
Hep ayný ezgiyi söyler tekerlekler tek düze,
bir rüzgâr eser Balkanlardan, savruk, kaygýlý,
ve taþýr gecenin içinde reçine ve ot
ve taze tahta ve tütün ve katran kokusu.
Karaltýlar içinde her þey bir güzel:
Balkanlar ve kaðný, insanlar ve tahtalar.
Aðýr aðýr yürüyen mandalar kapkara,
ve gözlerini mavisi ýþýl ýþýl.
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.