Tezgahtar bir kýzdý o, Permalý saçlarýyla. Kime baksa gülümserdi, Prova ettiði bakýþlarýyla. Haftalýðýndan ne düþerse, Koparýp anasýnýn elinden, Konserlere giderdi, Çýlgýn haykýrýþlarýyla.
Kýr çiçekli bluzuyla Poz-poz resimler çektirirdi. Keþfedilmek için belki de, Hep Beyoðlu’nda gezerdi. Her akþam o pop þarkýcý, Duvardaki posterden, Uzanýp bir rüya gibi, Dudaðýndan öperdi.
Ah Nebahat, hiç görmedi rahat. Düþünür, bulamazdý; Kimdeydi bu kabahat?
Tezgahtar bir kýzdý o, Evi, bir kenar mahallede. Altý kardeþ, bir de ana-baba. Babasý, bir iþ kazasýndan Kötürüm kalmýþ bir usta. Karý-kumar peþinde, Boþ vermiþ bir abisi. Devlete karþý gelmiþ, Diðer abisi mahpusta.
O kýr çiçekli bluzuyla, Artýk resim çektirmese de Zaman herþeyi eskitti. Duvardan söküp posteri, Rüyasýný sandýða kilitledi. Derken, mahalleden biriyle Heveslendi evlenmeye; Hayýrsýz çýktý oðlan, Zengin bir dula gitti.
Ah nebahat, ona gülmedi hayat. Sonunda anladý ki, Kendindeydi kabahat.
Sosyal Medyada Paylaşın:
Yusuf Hayaloğlu Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.